Bir yılı aşkın bir aradan sonra sizlere yeniden bir yerel gazetenin sütunlarından merhaba deme fırsatı buluyorum. Öncelikle Ege’ye Bakış Gazetesi yetkililerine ara verdiğimiz yazı, paylaşım ve etkileşimlerimize devam edebilme fırsatı verdikleri için teşekkür ediyorum.
On yıl boyunca İzmir’in bir başka yerel gazetesi Haber Ekspres’te, sizlerle bazen mesleki uzmanlık alanım psikiyatri konularını, zaman zaman hayatıma anlam katan Altay ve Spor kültürünü, kimi zaman aşk, kimi zaman ise ülke gündemini değerlendirmiştik. Tüm bu sürede sütunlarından özgürce sizlere seslenebilme olanağı veren Haber Ekspres Gazetesi sahibi Aydın Bilgin Beyefendiye ve editörüm Jülide Yurteri Hanımefendiye teşekkürlerimi borç biliyorum. Altay Sosyal Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığımda artan sorumluluklar ve pandemi süreci, on yıl boyunca devam eden düzenli haftalık yazılarıma ara vermeme sebep olmuştu. Şimdi dernek yönetimini genç kardeşlerime devretme arifesinde olma rahatlığı ile sizlerle birlikte Ege’ye Bakış sütunlarında üretebilme, karşılıklı etkileşimle yepyeni şeyler öğrenebilme ümidindeyim.
Sizlerle özlem giderdiğim bu ilk haftada sadece merhaba demek istiyorum. Bunu yaparken de bestelerine aşık olduğum Zülfü Livaneli’nin hemen hemen tüm konserlerine başladığı, Yaşar Kemal’in şiiri ‘merhaba’ ile sizlere yeniden dokunmak istiyorum.
Dünyanın ucunda bir gül açılmış
Efil efil esen yele merhaba
Karanlığın sonu bir ulu şafak
Sarp kayadan geçen yola merhaba
Gün be gün yüreğim ulu yalımda
Engel tuzak kurmuş bekler yolumda
Zulümlerde işkencede ölümde
Bükülmeyen güce kola merhaba
Acıda kahırda çekmiş geliyor
Güneşten boşanmış kopmuş geliyor
Bir ışık selidir, sökmüş geliyor
Nazım usta, coşkun sele merhaba
Alınacak Anadolu’nun öcü
Yerde kalmayacak çekilen acı
Açıldı geliyor şafağın ucu
Şu doğdu doğacak güne merhaba
Selam olsun dört bir yana merhaba
Akan kana düşen cana merhaba
Hesap sorulacak güne merhaba
Türküler söyleyen dile merhaba