GÜLPERİ TİBİN/EGE'YE BAKIŞ - Nisan ayının gelmesiyle birlikte yüksek miktarda yağış alan İzmir’de mevsim normallerinin dışında seyreden hava koşullarından ulaşım, tarım gibi birçok sektör etkilendi. İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Eski Başkanı Ferdan Çiftçi, yağışların İzmir’de tarımsal üretimi nasıl etkilediği hakkında Ege’ye Bakış’a konuştu. Toprağın yüksek miktarda yağış almasının verimi artırmayacağını, gereğinden fazla suyun tarımsal verimde olumsuzluklara sebep olabileceğini söyleyen Çiftçi, “Su yoksa verim yok demektir ancak suyun fazla olması verimin de fazla olacağı anlamına gelmez. Verimin sağlıklı olabilmesi için suyun yeterli miktarda olması gerekir.” ifadelerini kullandı. 
ARTIK İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİLERİNİ ÇOK SIK YAŞAYACAĞIZ
Kısa sürede yaşanan yüksek miktarlı yağışların beklenen yağışlar olduğunu ve su varlığı için bunların çok önemli olduğunu belirten Çiftçi, “Yağışlar beklediğimiz yağışlar. Gecikmiş de olsa su varlığı açısından son derece önemli. Ancak yağışların tek sıkıntısı kısa sürede çok fazla yağmış olması. Bu durum birçok ürüne zarar verebiliyor. Yaşanan yağışlar özellikle şu anda yeni hasata girecek olan buğdayda yatmalara sebep olarak burada verim kaybına yol açacaktır. Toprakta çimlenme bekleyen ürünlerde ya da hasatında olan yaz sebzelerinin dikiminde gecikmelere neden olacaktır ama bu durum toparlanır. Şu an için bu zarar minimum düzeyde görünüyor. Burada dikkat edilmesi gereken şey şu ki; gündemde varlığı tartışma konusu edilerek yer verilen iklim değişikliğinin etkilerini biz artık çok sık hissedeceğiz.” diye konuştu. YALNIZCA YAĞIŞLAR DEĞİL SICAKLIK DA ETKİLİ
Tarımsal üretime yalnızca toprağa düşen yağışın değil hava sıcaklarının da son derece etki ettiğini söyleyen Çiftçi sözlerine, “Yağışlar dışında hava sıcaklıklarının da mevsim normallerinin üzerinde seyrettikten sonra tekrar düşmesi, ne yazık ki yaz meyvelerimizde sıkıntıya sebep olacak. Hava durumunun, özellikle üzüme Salihli Alaşehir bölgesinde verdiği zarar nedeniyle ciddi bir ürün kaybı yaşanacak. Aslında ürün kaybı durumunu yağışların yanında sıcaklık gibi faktörlerle de değerlendirmek gerekiyor. Sadece yağışlarla birlikte değerlendirmek eksik kalacaktır. Şunu da unutmayalım ki bu yağışlar aynı zamanda su varlığı açısından kıymetli yağışlardır.” ifadelerini de ekledi. DEVLETİN ÜRETİCİYE DESTEK ELİNİ UZATMASI ŞART
Üreticinin iklim değişikliğine karşı tek başına alacağı önlemlerin yeterli olmadığını belirten Ferdan Çiftçi, mevsim normallerinde yaşanan değişimlere karşı devletin tarımsal üretim yapan vatandaşa ciddi anlamda destek olması gerektiğini söyledi. Bu konuda devlet tarafından alınacak önlemlerin politika olarak belirlenmesi ve uygulanması gerektiğine dikkat çeken Çiftçi, öncelikli olarak su varlıklarının korunması, tarımda su kullanımına dikkat edilmesi gibi konuların öneminden bahsetti. Eski Başkan Çiftçi konuyla ilgili düşüncelerini, “Su varlıklarımızı korumamız, su havzalarımızı temiz tutmamız, suyumuzu tasarruflu ve verimli kullanmamız gerekiyor. Özellikle de tarımda, bu son derece önemli. Bunun için de tarımsal üretimde vahşi sulama dediğimiz yöntemlerden vazgeçmeliyiz. Onun yerine suyu toprağın ihtiyacı olduğu dönemde ihtiyacı olduğu kadar verecek yöntemlerin kullanılması lazım. Basınçlı sulama sistemlerine, damlama sulama sistemlerine geçilmesi gerekiyor. Çünkü su yoksa verim yok demektir ama ne kadar su o kadar verim demek değildir; yeteri kadar su iyi verimi sağlar. Bunun yapılabilmesi için de devletin üreticiye ciddi anlamda destek vermesi lazım. Suyun fazlası da zaten bitkiye zarar verir. Bunlar yapılıyor mu? Göreceli olarak yapılıyor ancak yetersiz. Bunların plan dahilinde bir politika seti içerisinde uygulanması gerekiyor.” sözleriyle ifade etti.
VERİM KAYBI FİYATLARA OLUMSUZ YANSIYABİLİR
Konuşmasını tamamlarken yağışların meyve fiyatlarını da olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Ferdan Çiftçi, “Meyve ağacı çiçeklerinde tozlaşma gerçekleşmeden bu yağışların alınması ne yazık ki çiçek tozlarının dökülmesine neden olacağı için olumsuz etki yaratacaktır. Çiçek veren ağaçlarda da bu şekilde bir kayıp bekleniyor. Bu anlamda yaz meyvelerinden şeftalide, erikte ve kayısıda bir kayıp söz konusu olacaktır. Bu kaybın oranlanabilmesi ancak tespitle mümkün olabilir. Bu beklenen kayıp pazara olumsuz anlamda yansır. Verim kaybı olacağı için olumsuz yansır, fiyat yükselebilir ama 'direkt etkisi olacaktır' demek doğru olmaz. Döllenme gerçekleştiyse bu yağışların yararı olur ancak bu pazara ekonomik anlamda yansımaz fakat ağaçlar bu yağışı çiçeklerin tozlaşma döneminde aldıysa verimde kayıplar yaşanacağı için pazara da ekonomik olarak olumsuz şekilde yansıması mümkündür. Öte yandan bu çok görecelidir çünkü çiçeklerdeki tozlaşma dönemi çok uzun sürmez. Ona yakalandıysa zarar verecektir ancak döllenme gerçekleştiyse faydası olur bu yağışların.” ifadelerini kullandı.

ARTIK İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİLERİNİ ÇOK SIK YAŞAYACAĞIZ
Kısa sürede yaşanan yüksek miktarlı yağışların beklenen yağışlar olduğunu ve su varlığı için bunların çok önemli olduğunu belirten Çiftçi, “Yağışlar beklediğimiz yağışlar. Gecikmiş de olsa su varlığı açısından son derece önemli. Ancak yağışların tek sıkıntısı kısa sürede çok fazla yağmış olması. Bu durum birçok ürüne zarar verebiliyor. Yaşanan yağışlar özellikle şu anda yeni hasata girecek olan buğdayda yatmalara sebep olarak burada verim kaybına yol açacaktır. Toprakta çimlenme bekleyen ürünlerde ya da hasatında olan yaz sebzelerinin dikiminde gecikmelere neden olacaktır ama bu durum toparlanır. Şu an için bu zarar minimum düzeyde görünüyor. Burada dikkat edilmesi gereken şey şu ki; gündemde varlığı tartışma konusu edilerek yer verilen iklim değişikliğinin etkilerini biz artık çok sık hissedeceğiz.” diye konuştu. YALNIZCA YAĞIŞLAR DEĞİL SICAKLIK DA ETKİLİ
Tarımsal üretime yalnızca toprağa düşen yağışın değil hava sıcaklarının da son derece etki ettiğini söyleyen Çiftçi sözlerine, “Yağışlar dışında hava sıcaklıklarının da mevsim normallerinin üzerinde seyrettikten sonra tekrar düşmesi, ne yazık ki yaz meyvelerimizde sıkıntıya sebep olacak. Hava durumunun, özellikle üzüme Salihli Alaşehir bölgesinde verdiği zarar nedeniyle ciddi bir ürün kaybı yaşanacak. Aslında ürün kaybı durumunu yağışların yanında sıcaklık gibi faktörlerle de değerlendirmek gerekiyor. Sadece yağışlarla birlikte değerlendirmek eksik kalacaktır. Şunu da unutmayalım ki bu yağışlar aynı zamanda su varlığı açısından kıymetli yağışlardır.” ifadelerini de ekledi. DEVLETİN ÜRETİCİYE DESTEK ELİNİ UZATMASI ŞART
Üreticinin iklim değişikliğine karşı tek başına alacağı önlemlerin yeterli olmadığını belirten Ferdan Çiftçi, mevsim normallerinde yaşanan değişimlere karşı devletin tarımsal üretim yapan vatandaşa ciddi anlamda destek olması gerektiğini söyledi. Bu konuda devlet tarafından alınacak önlemlerin politika olarak belirlenmesi ve uygulanması gerektiğine dikkat çeken Çiftçi, öncelikli olarak su varlıklarının korunması, tarımda su kullanımına dikkat edilmesi gibi konuların öneminden bahsetti. Eski Başkan Çiftçi konuyla ilgili düşüncelerini, “Su varlıklarımızı korumamız, su havzalarımızı temiz tutmamız, suyumuzu tasarruflu ve verimli kullanmamız gerekiyor. Özellikle de tarımda, bu son derece önemli. Bunun için de tarımsal üretimde vahşi sulama dediğimiz yöntemlerden vazgeçmeliyiz. Onun yerine suyu toprağın ihtiyacı olduğu dönemde ihtiyacı olduğu kadar verecek yöntemlerin kullanılması lazım. Basınçlı sulama sistemlerine, damlama sulama sistemlerine geçilmesi gerekiyor. Çünkü su yoksa verim yok demektir ama ne kadar su o kadar verim demek değildir; yeteri kadar su iyi verimi sağlar. Bunun yapılabilmesi için de devletin üreticiye ciddi anlamda destek vermesi lazım. Suyun fazlası da zaten bitkiye zarar verir. Bunlar yapılıyor mu? Göreceli olarak yapılıyor ancak yetersiz. Bunların plan dahilinde bir politika seti içerisinde uygulanması gerekiyor.” sözleriyle ifade etti.

VERİM KAYBI FİYATLARA OLUMSUZ YANSIYABİLİR
Konuşmasını tamamlarken yağışların meyve fiyatlarını da olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Ferdan Çiftçi, “Meyve ağacı çiçeklerinde tozlaşma gerçekleşmeden bu yağışların alınması ne yazık ki çiçek tozlarının dökülmesine neden olacağı için olumsuz etki yaratacaktır. Çiçek veren ağaçlarda da bu şekilde bir kayıp bekleniyor. Bu anlamda yaz meyvelerinden şeftalide, erikte ve kayısıda bir kayıp söz konusu olacaktır. Bu kaybın oranlanabilmesi ancak tespitle mümkün olabilir. Bu beklenen kayıp pazara olumsuz anlamda yansır. Verim kaybı olacağı için olumsuz yansır, fiyat yükselebilir ama 'direkt etkisi olacaktır' demek doğru olmaz. Döllenme gerçekleştiyse bu yağışların yararı olur ancak bu pazara ekonomik anlamda yansımaz fakat ağaçlar bu yağışı çiçeklerin tozlaşma döneminde aldıysa verimde kayıplar yaşanacağı için pazara da ekonomik olarak olumsuz şekilde yansıması mümkündür. Öte yandan bu çok görecelidir çünkü çiçeklerdeki tozlaşma dönemi çok uzun sürmez. Ona yakalandıysa zarar verecektir ancak döllenme gerçekleştiyse faydası olur bu yağışların.” ifadelerini kullandı.