PELİN ENGİN/EGE'YEBAKIŞ- İzmir Atatürk Lisesi’nde verilen konferansa çağırılan A.S’nin öğrencilere Filistin’de öldürülen ve işkenceye uğrayan çocukların videolarının izletilmesi ve tepki veren öğrencilere gösterilen davranışlara tepki göstermek için öğrenci velileri ve KESK İzmir Kadın Meclisi konuyla ilgili basın açıklaması yaptı.
“LİYAKATSIZLARIN EĞİTİM KURUMLARINI ÇÜRÜTMESİNE GÖZ YUMMAYACAĞIZ!”
Yapılan basın açıklamasında şu sözler kullanıldı:
“Aydınlanmadan, akıldan, bilimden yana, demokratik, laik, bilimsel eğitimi savunan bizler; eğitimciler, öğrenciler, veliler, ülkemizin üstüne örtülmek istenen karanlığa teslim olmayacağız. Daha birkaç gün önce Milli Eğitim bakanı atama talebiyle karşısına gelen öğretmenlere, megaloman, terbiyesiz, terörist iradeleriyle kamuoyu önünde hitap etti.
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, 9 yaşında kız çocukları evlendirikebilir diye açıklama yapan bir şarlatanın üniversitelerinde düzenleyeceği konferansa karşı çıkan 90 dan fazla öğrenci gözaltına alındı. Ve bugün de İzmir Atatürk Lisesinde 15 yaşındaki çocuklara skandal ifadeler ve davranışlar içeren seminer adı altında adeta şiddet uygulandı.
15 Mayıs Perşembe günü yaşları 14, 15 olan hazırlık sınıfları öğrencileri farkındalık seminerine katılmak üzere okul idaresince konferans salonunda toplandılar. Başlarında iki müdür yardımcısı bulunan hazırlık sınıfı öğrencileri, seminer vermek üzere okula getirilen terörle mücadele şube müdürlüğü antetli not defterleri dağıtan görevlilerin iki saat boyunca sözlü şiddetine maruz kaldı.
Çocuklara farkındalık diye duyurulan semineri veren emniyet müdürü A.S çocuklara Gazze'de katledilen bebeklerin cansız bedenlerinin sansürsüz videolarını izlettiriyor ve "bu teröre karşı çıkmayan, bu duruma karşı savaşmayan da teroristtir". "Savaş bir sanattır ve gereklidir". "Bu duruma karşı çıkanlar kahpedir" şeklinde ifadeler kullanıyor. Neden bu kadar özgüvenli konuştuğunu göstermek için yanındaki polisin silahını alıyor, çocukların gözü önünde şarjörü çıkarıp beline sokuyor ve "işte ben, arkama güvendiğim için egom yüksek" diyerek durumunu dramatize ediyor!
Üslubunu eleştiren hazırlık sınıfından kız öğrenciye, "eleştiriye açığım ama, senin ki eleştiri değil yergi, beni yerini ben yararım" şeklinde cevap veriyor.
Baştan aşağı akıl dışı, eğitim bilimi dışı, kural dışı bu uygulama ile ilgili olarak sorumluların aşağıdaki soruların cevabını acilen vermeleri gerekmektedir.
1.Bu seminerin yapılmasına dair makam onayını kim vermiştir?
2.semineri veren A. S pedegojik açıdan bir donanıma sahip midir? Pedegojik formasyonu olmayan kişi ve kurumlara okullarda görev verilmeye devam edilecek midir?
3.Reşit olmayan çocukların yetkisiz, pedegojik formasyonu olmayan kişiler tarafından sözde eğitime tâbi tutulması için velilerden onay alınmış mıdır?
Daha birkaç gün önce İzmir Atatürk Lisesi'nden 50 öğretmenin görevine son verilmesinin hemen ardından böyle bir olayın gerçekleşmesi, yaratılmak istenen eğitim atmosferinin göstergesidir.
Bizler liyakatsizlerin eğitim kurumlarını çürütmesine, çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğinin karartilmasına göz yummayacagız.
Çocuklarımıza uygulanan bu şiddetin, argo ifadelerle tacizin kamuoyu önünde, yargı önünde hesabını sormaktan geri durmayacağız.”
Basın açıklamasında konuşan öğrenci velileri dilekçe yazacaklarına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Biz veliler olarak MEB’e gerekli dilekçeleri göndereceğiz. Bugün burada Eğitim Sen’li arkadaşlar da hem MEB’e şikayet dilekçelerini bildirecekler. Çocuklarımızın laik bilimsel eğitimden uzaklaştırılmasına izin vermeyeceğiz. Karanlığa teslim olmayacağız. Biz bugün burada basın açıklaması yaparak şikayetimizi dile getiriyoruz. MEB müdürüne sesleniyorum. Bu bizim şikayetimizdir. Dilekçeleri bugün burada imzalayacağız.”