Son günlerde İzmir’de gündeme gelen imar planı tartışmalarına Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı levent akgerman da katıldı. İzmir’de tarım alanlarının imara açılmasına yönelik tartışmaların gerçekçi olmadığını ifade eden Akgerman, “Tarım alanlarını, doğal yaşam alanlarını ve doğal su havzalarını imara açarak geleceğimizi grileştirmek yerine var olanları korumalı ve yeşil alanları daha da artırmalıyız” dedi.
Kentin tarım alanlarının korunması ve yeşil alanların artırılması konusunda çalışmalar yapılması gerektiğine değinen Levent Akgerman, “İzmir, yeşiliyle doğasıyla Türkiye’nin ve Dünya’nın önemli metropol kentlerinden birisidir. Ayrıca sanayisi ile Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlamaktadır. Kentimizin tarımsal alanda sağladığı ekonomik katkılar da göz önüne alınarak BASİFED olarak geçtiğimiz günlerden itibaren yaratılan ‘İmar Baskısına’ karşılık kentin yeşilinin korunması ve artırılması gerektiğinin altını çiziyoruz” diye konuştu.
İmar Tartışmasına Avrupa ve Amerika Örneği
Avrupa ve Amerika’da her geçen gün yeşil alanların artırıldığını vurgulayan Akgerman, “Avrupa ve Amerika’da tarım ve yeşil alanlarının imara açılması gibi bir tartışma yerine vatandaşların parklarda bahçelerde vakit geçirebilmesi amacıyla hazırlanan ve hayata geçirilen projeler gündemde yer alıyor. Bizler de İzmir gibi Türkiye’nin incisi olan bir kentin tarım alanlarının imara açılmasını tartışmasını doğru bulmuyoruz” dedi.
100’ün Üzerinde Bitkisel Ürün Yetişiyor
Türkiye’deki süt üretiminin neredeyse yüzde 7’sinin Menderes Havzası’ndan sağlandığını, 100’ün üzerinde tarımsal ürünün İzmir’de yetiştiğini vurgulayan Akgerman, “İzmir, Bakırçay ve Gediz havzalarını da içinde barındıran verimli topraklara sahip bir kenttir. Bu verimli tarımsal topraklardan 100’ün üzerinde bitkisel ürün yetişiyor. Tarımsal alanların, doğal yaşam alanlarının, su havzalarının ve nehir yataklarının kesinlikle korunması gerekiyor. İmara açılma tartışması gerçek dışıdır. İzmir tarım sektörünün Türkiye ekonomisine sağladığı katkılar düşünülerek de mevcut bulunan tarım arazilerinin korunması ve kent içerisindeki yeşil dokunun artırılması gerekmektedir. Bu konuda tek gerçekçi yaklaşımın imar tartışması olmadığını, aksine kırsal kalkınma ve tarım alanlarının artırılması amacıyla yapılacak yaklaşımların doğru olduğunu belirtmek isterim” diye konuştu.