Ege'ye Bakış | Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir Kent Konseyi, İzmir Tabip Odası, İzmir Barosu, Ege Çevre Platformu ve İzmir Yaşam Alanları Derneği Çeşme Turizm Projesi'ne ilişkin bir basın açıklaması düzenlendi.Mimarlık Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, İzmir Barosu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), İzmir Tabip Odası, EGEÇEP ve çevre örgütlerinin katıldığı açıklamada TMMOB’a bağlı Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman, İzmir Barosu Başkanı Avukat Sefa Yılmaz, Çeşme projesi davacı avukatlarından Şehrazat Mercan ve İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak da katıldı.BAKANLIĞA ÇAĞRIDA BULUNDUBasın açıklamasında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a seslendi. İzmirlilerin projeyi istemediğini vurgulayan Soyer, “İzmir'in çok önemli projeleri var. Kemeraltı UNESCO Projesi var. Kaynaklarımızı iyi kullanarak Kemeraltı'nı dünyanın en iyi açık hava alışveriş merkezi yapabiliriz. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile iş birliği yapmaya hazırız. Çeşme Projesi'nden vazgeçin. Sayın bakan, İzmir'in sizlerle yapılabilecek çok projesi var. Gelin beraber yapalım.” dedi.YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEBİMİZİ REDDETMİŞTİMahkeme kararlarından bahsederek konuşmasına başlayan İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz, şunları söyledi:
- “Daha önce 13.09.2019 gün ve 30887 Sayılı RG de yayınlanan İzmir, Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim bölgesi sınırları çok daha genişletilerek; 12 Şubat 2020 gün ve 31037 Sayılı RG de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararı ile sınırlar yeniden belirlenmiştir. Bu yeni kararla birlikte, güneye doğru orman olarak tescilli alanlar, kıyılar, deniz alanı ve koruma alanları, mera alanları, tarım alanları ve hatta Carufa Adası da dahil edilerek, önceki 11 adet turizm alanı ile birlikte Yarımadanın yüzde 40’ına tekabül eden bir bölge turizm alanı olarak ilan edilmek suretiyle, bu alanda bir üst hakkı ve kullanım olanağı yaratılmak istenmiştir. Bu kararla birlikte, İzmir İlinin ormanlarının turizmde kullanılacak oranı çok aşılmış, koruma alanları, özel mevzuata tabi, Anayasa ve yasalarla koruma altındaki alanlar, turizm yatırımına elverişli hale getirilmiştir. Kararın iptali için Danıştay 6.Dairesinin 2020/3285 E sayılı dosyasına kayden açmış olduğumuz davada, 27 Ekim 2022 tarihinde, bölgede keşif yapılmış ve seçilen bilirkişiler; şimdiye kadar hiç olmadığı kadar büyük bir kara alanını ve 2.292 hektar deniz alanını da kapsayan bir sınır belirlendiğini, Çeşme KTKGB sınırlarının kara bölümünde kalan alanın yüzde 65 inin üst ölçekli planlarla yapılaşmaya, kullanmaya, geliştirmeye kesinlikle açılmaması gereken “nitelikli alanlarından oluştuğu, 16.000 hektarın üzerindeki bir alanın tümüyle halka kapatıldığı, “gerekçe raporu” ve “kapsam belirleme raporunun” gerçekleri yansıtmadığını ve alan belirleme kararında “kamu yararı” bulunmadığını belirterek 190 sayfadan oluşan raporlarını Daireye teslim etmişlerdir. Her derecede mahkemeler, davanın konusu, özel araştırma ve teknik bilgiyi içeren konularda, bilirkişi incelemesine başvururlar, bu davada bu yapılmış ve bilirkişi raporu alınmıştır. Ancak bu davada Danıştay Dairesi, her nedense hukuki gerekçesi ile elde edilen bu rapora uymadıklarını belirterek, Daire Başkan yardımcısının muhalif oyu ve oy çokluğu ile yürütmenin durdurulması talebimizi reddetmişti.
- Dairenin bu red kararının kaldırılması ve yürütmenin durdurulması kararı verilmesi için başvurduğumuz, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (DİDDK), bilirkişi raporunu da değerlendirmeye alarak, Danıştay 6. Dairenin red kararını kaldırmış ve yürütmenin durdurulması kararı verilmiştir. Kurul kararında, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu, uygulanması halinde giderilmesi güç veya imkansız zararlar doğmasına yol açacağı tespit edilmiştir. DİDDK’nin yürütmeyi durdurma kararındaki maddi ve hukuki koşullar hiç değişmediği halde, Danıştay 6.Dairesi, “hukuki belirlilik”, “hukuki istikrar” ve “hukuki öngörülebilirlik” ilkelerini de yok sayarak açıkça hukuka aykırı olan davanın reddi kararı vermiştir. Kararın ikiye karşı üç oyla oyçokluğuyla alındığını da vurgulamak isteriz. Karar gerekçesinde özetle, sınır belirleme kararında ileri sürülen gerekçelerin, daha sonraki plan gibi işlemler sırasında incelenebileceği, idarenin yönetmelikler gereği hazırladığı gerekçe raporunun yeterli olduğu, İzmir Büyükşehir belediyesinin ve yanında pek çok kurumun olumsuz görüşünün irdelenip ilişkilendirmeden, bir genel doğru kabulü ile davamızın reddine karar vermiş bulunmaktadır. Karar 24 Mayıs günü tarafımıza tebliğ edilmiş olup, seçim öncesi ve konunun kapsamlı olması sebebiyle ancak bugün açıklama fırsatı olmuştur. Kararı tüm müvekkillerimiz adına temyiz ediyoruz. Temyiz talebimiz, daha önceki yürütmenin durdurulması kararını veren Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu tarafından incelenecektir. Kararın bozulması yönünde sağlam hukuki gerekçeler, yargılama aşamalarında elde edilmiştir. Umarız hukuka uygun karar verilir, hak ve adalet yerini bulur."