GÜLPERİ TİBİN/ EGE’YE BAKIŞ – CHP 38’inci Olağan Kurultayı, Özgür Özel’in genel başkanlığa seçilmesiyle sonuçlandı. 684 olarak belirlenen salt oy oranına ilk turda iki adayın da ulaşamaması sonucu ikinci tura gidilen seçimde Özel, 812 oy alarak genel başkan seçildi.
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, CHP’deki genel başkan değişimiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kurultay delegasyonu iradesinin seçmenin beklentilerine uygun şekilde gerçekleştiğini belirten Tosun, “Kurultay delegasyonu da genel başkan değişimi gerçekleştiren, toplumun içinden çıkan, sürekli olarak toplumun içindeki sorunları yaşayan CHP’ye toplumun bakışının ne olduğunu, CHP’li seçmenin ne beklediğini CHP’de bilip içinde yaşayan bireyler. Bu açıdan bakıldığında seçmenin taleplerini çok iyi bir şekilde okuyup bu talepler doğrultusunda karar verdiklerini düşünüyorum.” diye konuştu.
“SEÇMENİN İKNA OLMASI GEREK”
Tosun, ana muhalefetteki lider değişiminin siyasetten uzaklaşmış olan seçmeni yerel seçim sürecinde yeniden politikleştirebileceğini belirtti. Özellikle CHP seçmeninde “Kendi içinde bir değişimi gerçekleştirebilen CHP’nin Türkiye için de gerçekleştirebileceği” yönünde bir kanaat oluşmaya başladığını ifade eden Tosun, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu değişim tabii tek başına lider değişimine indirgenebilecek bir durum değil. Bundan sonraki süreçte CHP’nin seçmene umut verebileceği birtakım somut adımlar atması gerekiyor ki Özgür Bey kurultay konuşmasında aşama aşama nelerin yapılacağından bahsetti. Parti içi süreçlerin demokratikleştirilmesi, CHP’nin sosyal demokrat parti olarak doğal seçmen tabanına ulaşacağı yolda atılacak adımlar, sosyal demokrat kimliğin güçlendirilmesi, dış politika, ekonomi, bu konularda atılacak adımlar bence CHP için yerel seçimlerde pozitif bir etki yaratabilir. Burada önemli olan tabii yerel seçimler olduğu için CHP’ye oy veren seçmenin o belediyenin yerel politikalar konusunda ne gibi politikalar üreteceği, kendi gündelik yaşamlarına ne gibi katkılar sağlayacağı konusunda da ikna olması gerekli. Burada da kampanya sürecindeki vaatler de önemli ve somut geliştirilebilecek politika üretmeleri gerekiyor.”
“İŞ BİRLİĞİ İKİ TARAF İÇİN DE KAZAN KAZAN ETKİSİNDE”
Genel seçimlerin muhalefet cephesi için yenilgiyle sonuçlanmasının ardından İYİ Parti Millet İttifakı’ndan ayrılmış, yerel seçimlere iş birliği olmadan gireceğini duyurmuştu. CHP’deki değişimin İYİ Parti’yle iş birliğine etkisi hakkında da açıklamalarda bulunan Tosun, “İYİ Parti üst yönetimin CHP’yle yerel seçimlerde iş birliği yapmama kararı, büyük ölçüde seçmenden kaynaklanan bir talepti. Seçmenin de 14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta Kemal Bey’e karşı mesafeli bir duruşta olduğunu gördük, en azından Cumhurbaşkanlığı seçimleri için. Kemal Bey’e oy vermeyen seçmen için söylüyorum bunu.” diye konuştu.
Tosun, iş birliği yapılmadan gidilecek bir seçimin İYİ Parti için olumsuz etkisi olabileceğini belirttiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Şimdi bu lider değişimi bir miktar bu seçmenin de CHP’ye bakışında pozitif yönde etki yapmış olabilir ve tablo ortada. İş birliği yapılmadan gidilecek bir seçimin CHP’ye olumsuz etkisinden çok İYİ Parti’ye olumsuz etkisi olabilir. Evet, bunlar iki ayrı parti ama demokratik sistemlerde partiler arasında bu tür iş birlikleri ya da ittifaklar iki taraf için de kazan kazan etkisindedir. Bu açıdan bence İYİ Parti yeniden değerlendirebilir. En azından kurultay öncesiyle karşılaştırıldığında iş birliği olasılığının daha yüksek olduğunu düşünüyorum.”
“KEMAL BEY DUYGUSAL DAVRANDI”
Son olarak, Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultayın ikinci tur sonucunu beklemeden kurultaydan ayrılmasını değerlendiren Tosun, açıklamasını şöyle sonlandırdı:
“Kemal Bey, son derece duygusal davrandı bu konuda. Duygusal davranmasının temel nedeni bence tıpkı 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında olduğu gibi kurultaydan çıkan sonuç konusunda da bir sendrom yaşadı. Yani ‘2’nci 28 Mayıs sendromu’ diye bir durum yaşadı psikolojik olarak. Kemal Bey, kaybedebileceğini hiç planlamamış olabilir. Bunun sebep olduğu birtakım duygularla hareket etmiş olabilir. En azından ikinci tur sonrası Özgür Beyi kutlamaması falan mutlaka seçimden galip çıkmayı beklerken, mağlup çıkmasının yarattığı bir etki olabilir.”