Kübra Ceylan/ Ege’ye Bakış- DİSK’e bağlı Dev Sağlık-İş Sendikası, Dokuz Eylül Üniversitesi(DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görev yeri değiştirilerek sürgün edilen sağlık çalışanı Ebru Aydoğmuş için basın açıklaması gerçekleştirdi. Hastane girişinde yapılan açıklamaya, DİSK ve Dev Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK’e bağlı sendikaların şubeleri, SES, İzmir Tabip Odası ve Genel Sağlık-İş katıldı.
Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu; DEÜ Rektörüne ve yönetimine bir kez daha sesleniyoruz, Ebru Aydoğmuş görevine derhal geri gönderilmelidir” diye konuştu.
DiSK ve Dev Sağlık İş Sendikası tarafından yapılan açıklama şöyle;
Uzunca bir dönemdir ülkemizde sağlık sistemi; sağlıkta dönüşüm paketi, sağlıkta reform ve yenilik adı altında çeşitli torba yasalarla fazlasıyla darbe almış, halk tarafından ulaşılabilir olmaktan çıkmış, toplumcu sağlık anlayışından fazlasıyla uzaklaşılmıştır. Her gün bir yenisinin ortaya çıktığı devlet destekli, hasta garantili özel hastanelerle kocaman bir ticarethane ve rant alanına dönüşen sağlık sistemimiz patronların ve sermaye sınıfı tarafının cebini doldururken, bu talan oyununun kaybeden tarafı her seferinde sağlık emekçileri oldu. Giderek daha çok ağırlaşan çalışma koşulları ve ekonomik koşullar altında alım gücü hızla düşen maaşları arasındaki eşitsiz dağılım sağlık çalışanlarının hayatlarını sarsıcı şekilde etkiliyor ve aralarındaki iş barışına da ciddi zarar veriyor.
Bunu en ağır yaşayan yerlerden biri tabii ki Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’dir. Şimdiye kadar usulsüz ve hukuksuz birçok şeye imza atan rektörlük ve hastane yönetimi freni patlamış bir kamyon gibi yokuş aşağıya doğru hızla gidiyor. Duru durağı yok. Etkisizleştire bildiği hoca, müdür, şef ve sendikaları kullanarak, keyfi bir şekilde sağlık çalışanlarının hayatlarını darmadağın edecek iş, mesai ve görev değişiklikleri, emirler, sürgün niteliğinde görevlendirmeler yapıyor. İçinde bulundukları koşullara karşı ses çıkaran hekim, akademisyen, hemşire, sağlık işçisi ayrımı yapmaksızın görevlendirme adı altında sürgüne gönderip sürgün yapamadığı yerlerde haksız tutanaklarla soruşturma açarak korkutmaya ve sindirmeye çalışıyor.
Yeni bir örneğini geçtiğimiz eylül ayında yaşadık. 15-16 Eylül Sağlık Bakanlığı’nın performans ve teşvik ile ilgili müjdeleyerek duyurduğu Yeni Ek Ödeme Yönetmeliğinin dışında bırakılan asistan hekimler ülke genelinde birçok yerde eylemler başlatıp iş bırakmışlardı. Asistan hekimlerin bu eylemine, hastanemizde genelinde birçok memur ve işçi sendikası da destek verdiler. Bunun karşılığında birçok çalışan yönetimden ve rektörlükten sert müdahalelere maruz kaldı. Eylemler sonucunda 15 asistan hekim hakkında tutanak tutulup soruşturma açıldı. Sonrasında Prof. Dr. Sevgi AKARSU DEÜ Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanlığı görevinden istifa etti (istifaya zorlandığı iddia edildi) Bunun üzerine asistan hekimler hocaları Sevgi AKARSU’ ya destek ziyaretine gitmeleri ve ziyarete ait fotoğrafların sosyal medyaya yansımasının ardından, fotoğraf çekenlerden biri olduğu, fotoğrafları basına servis ettiği iddia edilerek DİSK/ Dev-Sağlık İş sendikası işyeri temsilcisi sağlık işçisi Ebru AYDOĞMUŞ BAŞPINAR hakkında tutanak tutulup soruşturma başlatıldı. Temsilcimiz görevlendirme yazısı ve soruşturma tutanağının aynı anda verilerek, açılan soruşturma peşinen uygulanmış ve kendisini savunma hakkı elinden alınmıştır.
Biz Disk Dev - Sağlık İş sendikası olarak temsilcimize yapılan muamelenin hukuksuz olduğunu ve bu yanlıştan dönülmesi gerektiğini rektör genel sekreteri Engin Basmacı ‘ya anlattık fakat kendisi "asistan hekimlerin yaptığı ziyaretten dolayı hastaların mağdur olduğunu" gerekçe gösterilerek temsilcimize soruşturma açıldığını belirtti.
Peki o zaman şöyle bir kaç soru soralım.. Ebru Aydoğmuş Başpınar hekim midir ki; hastaları muayene etmediği için mağdur etmiş olsun??
Ebru Aydoğmuş Başpınar sekreter midir ki gelen hastaların kaydını almamış da bekletmiş, mağdur etmiş olsun??
Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar ve videolar Ebru Aydoğmuş Başpınar'ın hesaplarından mı eklenmiştir?? veya kendisinin yorumuyla mı paylaşılmıştır??
Peki paylaşım yapanların hesapları görülmemekte midir ?? Bunu öğrenmek çok mu zordur??
Açık açık görülmektedir ki hastaya dokunma yetkisi olmayan sağlık işçisi işyeri temsilcimiz günah keçisi olarak seçilmiş bir gözdağı aracı olarak kullanılmıştır. Ama asıl sebep, bir çok yerde olduğu gibi hastanemizde de aktif olan, işçi çıkarını en başa yazan, şeffaf, işçiden ve sınıf sendikacılığından yana olan ve her geçen gün gücünü daha da büyüten Disk/ Dev Sağlık İş sendikasından duyulan rahatsızlıktır. Şaşırıyor muyuz? Tabii ki hayır.. Kendi muhalefetini kendi sendikasını yani karşıtını, kendi seçmeye alışmış bu düzen, kendi çıkarına ters düşen ve inatla işçiden yana olmayı seçen Disk den rahatsız olması, ait olduğu düzen ve sermaye sınıfı düşünülünce hiç de garip gelmemektedir.
Yani tüm bu yapılanlarla hem hastanede ki sendikal faaliyetlerin cesaretini kırmak ve engellemek hem de hakkını arayan sağlık emekçilerine gözdağı vermek amaçlanmıştır.
Fakat bizler bu karanlık yolun sonundaki güneşi de görüyoruz. O freni patlayan kamyon işçilerin çelikten duvarına çarpacaktır. Bizler o gün gelene kadar "ki artık çok uzak değil" her şeye rağmen Dokuz Eylül Hastanesi sağlık emekçileri olarak bütün bu zorbalığa ve adaletsizlikler karşı bağlı olduğumuz sendikalarımızla, derneklerimizle, odalarımızla daha güçlü ve sağlam bir irade koyarak mücadelemize devam edeceğiz.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz..
Yaşasın DİSK / Dev Sağlık İş Sendikamız..