Mert Delen/ Ege’ye Bakış- saadet partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, ekonominin iyi planlanamadığına, kriz yönetiminin kötü olduğuna dikkat çekti: “Pandeminin ev kiralarını artıracağını ve bunun da öğrencileri evsiz bırakacağını, üniversiteler açıldıktan sonra anlamak böyle değil midir?” Artan hayat pahalılığına ve temel ihtiyaçlara gelen zamlara özellikle dikkat çeken Kılıç, iktidarın halkı hain ilan ettiğini savundu: “Soğan-patates zamlandığında, soğancılar sorumlu ve suçlu oldu. Temel ihtiyaçlardaki fiyat artışları durmak bilmez hale gelince marketler sorumlu ve suçlu oldu. Yurtlardaki ciddi kontenjan yetersizliği sonucu barınma sorunu yaşayınca gösteri yapan öğrenciler suçlu oldu. Hep başkaları suçlu, hep başkaları kabahatli. Kendileri gibi düşünmeyenler, en ufak itirazda bulunanlar, hakkını talep edenler ise hain!” diye ekledi.
Şerafettin Kılıç, iktidarın yaşanan felaketlere karşı tedbirsizliğini ve eksik müdahalelerine de dikkat çekti: “Yaz sıcağında çıkması muhtemel olan orman yangınlarını plansız, uçaksız ve tedbirsiz beklemek böyle değil midir? Müsilajı ancak karaya vurduktan sonra fark etmek böyle değil midir? İktidarın çok karakteristik bir özelliği var. Ülkede küçük veya büyük hangi problem, hangi sıkıntı, hangi sorun varsa mutlaka başkalarını suçluyorlar.” dedi.
“Yetkiler İktidarda, Sorumluluk Millette ve Muhalefette!”
İktidarın bütün sorumluluğu üzerinden atmaya çalıştığı üzerinde duran Kılıç: “İktidar, muhalefetin ve vatandaşların yaşanan başarısızlıklara, hatalı karar ve uygulamalara, haksızlıklara yönelik eleştirilerini kişisel bir hakaret olarak kabul ediyor. ‘Bunlar iktidarı yıkmak istiyor’ diyerek itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanlığı sisteminin en büyük vaadi neydi? Artık başarmaktan başka seçeneğin kalmadığıydı. Bu sistemde mazerete yer yoktu. Halktan ne yetki istedilerse verildi. Milletten istedikleri her yetkiyi aldıklarını, artık mazerete yer olmadığını kendileri ilan ettiler. Üzerinden 3 yıl geçti, değişen bir şey olmadı. Bahanelerin ardı arkası hala kesilmiyor. Görünen o ki milletten her yetkiyi alırken sorumluluğu da almak unutulmuş. Bütün yetkiler iktidarda, her türlü sorumluluk millette ve muhalefette kalmış!” ifadelerini kullandı.
Taze Kana İhtiyaç Var
Şerafettin Kılıç, Millet İttifakı’nın erken seçim isteğine dair de açıklamalarda bulundu: “Muhalefet partilerini seçim beklemeleri doğaldır. Bir an önce seçim olsa da biz de bu seçimlerde mecliste ve iktidarda söz sahibi olsak diye düşünürler. İktidarda kan kaybettiğini görünce kan ve güç tazelemeye ihtiyaç duyacaktır. Erken seçim isteyecektir demiyorum ama mümkündür. Onlarda gidişatı görüyorlar. Onlar da seçim isteyebilirler. Sorunları çözecek taze kana ve yönetime ihtiyaç vardır.
Ülkeyi Düzlüğe Çıkaracak Olan Yine Millî Görüş İradesidir
‘Erken seçim sorunların çözülmesi için yeterli midir?’ sorusunu cevaplayan Kılıç: “Erken seçim tek başına yeterli değil o sorunları çözecek irade önemlidir. Gerçekleri görebilmek önemli ve bu gerekçelere karşı gerekli dirayeti gösterebilmek önemli. Bu iktidar en uzun soluklu iktidar. 20 yıllık süreç bir ülkenin yeterli manada kalkınması için gerekli zamandır. 20 yıl içinde en güçlü ülkeler seviyesine ulaşabilmeliydik. Saadet Partisi olarak kısa zamanda olsa elimizi taşın altına koymayı bildik. Ülkeyi düzlüğe çıkaracak olan yine milli görüş iradesidir” ifadelerini kullandı.
Şerafettin Kılıç, iktidarın yaşanan felaketlere karşı tedbirsizliğini ve eksik müdahalelerine de dikkat çekti: “Yaz sıcağında çıkması muhtemel olan orman yangınlarını plansız, uçaksız ve tedbirsiz beklemek böyle değil midir? Müsilajı ancak karaya vurduktan sonra fark etmek böyle değil midir? İktidarın çok karakteristik bir özelliği var. Ülkede küçük veya büyük hangi problem, hangi sıkıntı, hangi sorun varsa mutlaka başkalarını suçluyorlar.” dedi.
“Yetkiler İktidarda, Sorumluluk Millette ve Muhalefette!”
İktidarın bütün sorumluluğu üzerinden atmaya çalıştığı üzerinde duran Kılıç: “İktidar, muhalefetin ve vatandaşların yaşanan başarısızlıklara, hatalı karar ve uygulamalara, haksızlıklara yönelik eleştirilerini kişisel bir hakaret olarak kabul ediyor. ‘Bunlar iktidarı yıkmak istiyor’ diyerek itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanlığı sisteminin en büyük vaadi neydi? Artık başarmaktan başka seçeneğin kalmadığıydı. Bu sistemde mazerete yer yoktu. Halktan ne yetki istedilerse verildi. Milletten istedikleri her yetkiyi aldıklarını, artık mazerete yer olmadığını kendileri ilan ettiler. Üzerinden 3 yıl geçti, değişen bir şey olmadı. Bahanelerin ardı arkası hala kesilmiyor. Görünen o ki milletten her yetkiyi alırken sorumluluğu da almak unutulmuş. Bütün yetkiler iktidarda, her türlü sorumluluk millette ve muhalefette kalmış!” ifadelerini kullandı.
Taze Kana İhtiyaç Var
Şerafettin Kılıç, Millet İttifakı’nın erken seçim isteğine dair de açıklamalarda bulundu: “Muhalefet partilerini seçim beklemeleri doğaldır. Bir an önce seçim olsa da biz de bu seçimlerde mecliste ve iktidarda söz sahibi olsak diye düşünürler. İktidarda kan kaybettiğini görünce kan ve güç tazelemeye ihtiyaç duyacaktır. Erken seçim isteyecektir demiyorum ama mümkündür. Onlarda gidişatı görüyorlar. Onlar da seçim isteyebilirler. Sorunları çözecek taze kana ve yönetime ihtiyaç vardır.
Ülkeyi Düzlüğe Çıkaracak Olan Yine Millî Görüş İradesidir
‘Erken seçim sorunların çözülmesi için yeterli midir?’ sorusunu cevaplayan Kılıç: “Erken seçim tek başına yeterli değil o sorunları çözecek irade önemlidir. Gerçekleri görebilmek önemli ve bu gerekçelere karşı gerekli dirayeti gösterebilmek önemli. Bu iktidar en uzun soluklu iktidar. 20 yıllık süreç bir ülkenin yeterli manada kalkınması için gerekli zamandır. 20 yıl içinde en güçlü ülkeler seviyesine ulaşabilmeliydik. Saadet Partisi olarak kısa zamanda olsa elimizi taşın altına koymayı bildik. Ülkeyi düzlüğe çıkaracak olan yine milli görüş iradesidir” ifadelerini kullandı.