Gerçek Haberci'den Sıla Arabacıoğlu'nun haberine göre; 2021 Kasım ayında gündeme gelen ‘Öğretmenlik Meslek Kanunu’ ile ilgili tartışmalar açıklandığı tarihten bu yana sürüyor. Hiçbir değişiklik yapılmadan 1 Şubat günü TBMM gündemine alınan kanuna öğretmenlerden 81 ilde ortak basın açıklaması ile tepki gelmişti. TBMM’de bir araya gelen Eğitim-İş üyeleri müdahalelere rağmen basın açıklamasını gerçekleştirmişti. Eğitim-Sen ise TBMM’den MEB’e yürüyerek taleplerini dile getirmişti. Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Necip Vardal ve Eğitim-İş İzmir 3 No’lu Şube Başkanı Sevda Ketenci değerlendirmelerde bulundu. Ketenci, milyonlarca öğretmeni ilgilendiren meslek kanunun 12 maddeden oluşamayacağını söyledi.
‘Öğretmenlik Meslek Kanunu’ yapılan itirazlar nedeniyle bugün de (3 Şubat Perşembe) TBMM’de görüşülmeye devam ediliyor.
Ketenci, “Bu kanun bizi hiçbir sonuna ulaştırmayacak”
Ketenci, Ankara’da bir araya gelen Eğitim-İş üyelerine orantısız güç kullanıldığını belirterek, şunları söyledi:
“Bu olay yaşandığı sırada ben de oradaydım. Öğretmenlerle ilgili olan ve bizim kabul etmediğimiz meslek kanunu anayasal hakkımız olsa da basın açıklamasını yapmamıza izin vermek istemediler. Ama biz basın açıklamamızı bütün engellemelere rağmen orada gerçekleştirdik. O gün görüşülmesi ertelendi, dün akşam mecliste görüşülmeye başlandı. Henüz sonuç hakkında bilgimiz yok. Eğitim-Sen maalesef orada basın açıklamasını yapamadı, MEB’in önüne geçtiler. Evet, bir meslek kanununa ihtiyacımız var. Ama milyonlarca öğretmeni ilgilendiren meslek kanunu 12 maddeden oluşamaz. Ki bu 12 maddenin 6’sı tanım. Geri kalanı da öğretmenlerin özlük hakları ile ilgili hiçbir sonuca ulaştırmayacak.”
Bu süreç içerinde eylemleri olduğunun altını çizen Ketenci, “Basın açıklamaları yaptık, imzalar topladık. Basın açıklamamalarımız bu süreçte devam edecek. Bu yasa çıkarsa özlük hakları iyileştirmekten çok öğretmenleri zora sokacak. Bu kanun tamamen iktidarın ‘yaptık oldu’ anlayışına dayanıyor” dedi.
Vardal, “Anayasal hakkımız olan açıklamaya müdahale edildi”
Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Necip Vardal ise “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun” 24 Kasım tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasıyla gündeme geldiğini hatırlatarak, “Taleplerimizi dile getirmek için meclis kapısı önünde Ankara şubeleri öncülüğünde bir açıklama gerçekleştirilecekti. Türkiye’deki bütün şubelerin yöneticileri de açıklamaya yapılacaktı. Güvenlik güçleri, açıklamayı yaptırmamak için müdahalede bulundu. Oysa bu anayasa ile güvence altına alınan bir hak. Meclis’te görüşülecek bir yaşa için doğal olarak açıklamalar yapılabilir” diye konuştu.
Vardal, bu açıklamaların eş zamanlı olarak bütün Türkiye’de yapıldığını kaydederek, “İzin verilmeyince, bir araya gelenler yürüyüş ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın önünde bu konuyla ilgili taleplerimizi dile getiren bir açıklama yapıldı. Bu yasanın maddeler üzerindeki görüşülmesi devam ediliyor. Bugün de görüşülmeye devam edilecek” ifadelerini kullandı.
“Yasa ile öğretmenlerin iş güvencesi olmayacak”
Vardal, öğretmenlerin hiçbiri bu yasayı bu biçimiyle kabul etmeyeceğine dikkat çekerek” Çok ciddi bir şekilde itirazlar söz konusu. Yasanın iki temel yansıması olacak. Bunlardan bir tanesi; aday öğretmenlere yönelik adaylık sınavının kaldırılması ve sınavın işlevinin Adaylık Değerlendirme Komisyonu’na devredilmesi, aday öğretmenlerin iş güvencesini yok edecektir. Yani tırnak içinde belirtiyorum ‘İktidarın muhalif olarak gördüğü, beğenilmeyen’ aday öğretmenlerin iş güvencesi olmayacak” açıklamasını yaptı.
“Halkın öğretmeni değil iktidarın öğretmeni olacak”
“Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun” öğretmenlik mesleğinin yapısında değişikliğe neden olacağını vurgulayarak, “Öğretmenlerin kendi içerisinde yarıştığı, rekabet ettiği bir noktaya gidecek. Öğretmenlik bir kariyer mesleğine dönüştürülerek doğasına ve yapısında değişiklikler olacak. Çünkü öğretmenler cumhuriyetin kurulduğu tarihten beri halkın öğretmeni olmuştur. Bu yasa halkın öğretmeni değil iktidarın öğretmeni yapacak. Bu yasa meclisten geçse yasalaşsa bile biz bu yasa ile olan mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” görüşünü aktardı.
‘Öğretmenlik Meslek Kanunu’ yapılan itirazlar nedeniyle bugün de (3 Şubat Perşembe) TBMM’de görüşülmeye devam ediliyor.
Ketenci, “Bu kanun bizi hiçbir sonuna ulaştırmayacak”
Ketenci, Ankara’da bir araya gelen Eğitim-İş üyelerine orantısız güç kullanıldığını belirterek, şunları söyledi:
“Bu olay yaşandığı sırada ben de oradaydım. Öğretmenlerle ilgili olan ve bizim kabul etmediğimiz meslek kanunu anayasal hakkımız olsa da basın açıklamasını yapmamıza izin vermek istemediler. Ama biz basın açıklamamızı bütün engellemelere rağmen orada gerçekleştirdik. O gün görüşülmesi ertelendi, dün akşam mecliste görüşülmeye başlandı. Henüz sonuç hakkında bilgimiz yok. Eğitim-Sen maalesef orada basın açıklamasını yapamadı, MEB’in önüne geçtiler. Evet, bir meslek kanununa ihtiyacımız var. Ama milyonlarca öğretmeni ilgilendiren meslek kanunu 12 maddeden oluşamaz. Ki bu 12 maddenin 6’sı tanım. Geri kalanı da öğretmenlerin özlük hakları ile ilgili hiçbir sonuca ulaştırmayacak.”
Bu süreç içerinde eylemleri olduğunun altını çizen Ketenci, “Basın açıklamaları yaptık, imzalar topladık. Basın açıklamamalarımız bu süreçte devam edecek. Bu yasa çıkarsa özlük hakları iyileştirmekten çok öğretmenleri zora sokacak. Bu kanun tamamen iktidarın ‘yaptık oldu’ anlayışına dayanıyor” dedi.
Vardal, “Anayasal hakkımız olan açıklamaya müdahale edildi”
Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Necip Vardal ise “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun” 24 Kasım tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasıyla gündeme geldiğini hatırlatarak, “Taleplerimizi dile getirmek için meclis kapısı önünde Ankara şubeleri öncülüğünde bir açıklama gerçekleştirilecekti. Türkiye’deki bütün şubelerin yöneticileri de açıklamaya yapılacaktı. Güvenlik güçleri, açıklamayı yaptırmamak için müdahalede bulundu. Oysa bu anayasa ile güvence altına alınan bir hak. Meclis’te görüşülecek bir yaşa için doğal olarak açıklamalar yapılabilir” diye konuştu.
Vardal, bu açıklamaların eş zamanlı olarak bütün Türkiye’de yapıldığını kaydederek, “İzin verilmeyince, bir araya gelenler yürüyüş ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın önünde bu konuyla ilgili taleplerimizi dile getiren bir açıklama yapıldı. Bu yasanın maddeler üzerindeki görüşülmesi devam ediliyor. Bugün de görüşülmeye devam edilecek” ifadelerini kullandı.
“Yasa ile öğretmenlerin iş güvencesi olmayacak”
Vardal, öğretmenlerin hiçbiri bu yasayı bu biçimiyle kabul etmeyeceğine dikkat çekerek” Çok ciddi bir şekilde itirazlar söz konusu. Yasanın iki temel yansıması olacak. Bunlardan bir tanesi; aday öğretmenlere yönelik adaylık sınavının kaldırılması ve sınavın işlevinin Adaylık Değerlendirme Komisyonu’na devredilmesi, aday öğretmenlerin iş güvencesini yok edecektir. Yani tırnak içinde belirtiyorum ‘İktidarın muhalif olarak gördüğü, beğenilmeyen’ aday öğretmenlerin iş güvencesi olmayacak” açıklamasını yaptı.
“Halkın öğretmeni değil iktidarın öğretmeni olacak”
“Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun” öğretmenlik mesleğinin yapısında değişikliğe neden olacağını vurgulayarak, “Öğretmenlerin kendi içerisinde yarıştığı, rekabet ettiği bir noktaya gidecek. Öğretmenlik bir kariyer mesleğine dönüştürülerek doğasına ve yapısında değişiklikler olacak. Çünkü öğretmenler cumhuriyetin kurulduğu tarihten beri halkın öğretmeni olmuştur. Bu yasa halkın öğretmeni değil iktidarın öğretmeni yapacak. Bu yasa meclisten geçse yasalaşsa bile biz bu yasa ile olan mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” görüşünü aktardı.