Turuncu TV’de yayınlanan Gerçek Haberci ile Ege’ye Bakış programının konuğu Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy oldu. Gazeteci Adem Nakçı ve Gazeteci Adem Sarıkaya’nın sorularını yanıtlayan Aksoy, Menemen Belediyesi’nin bürokratlarına seslendi. Aksoy, makama geri döndüğünde müfettişlere inceleme yaptırtacağını dile getirerek, “Menemen Belediyesi’ndeki bürokratlar attıkları imzalara dikkat etsin. Usulsüz hiçbir işe imza atmayın, imza atan sorumludur. Nasıl biz görevden şaşalı bir şekilde uzaklaştırılırken canlı yayınlar olduysa ben her şeyi kontrol ettireceğim” dedi.
“4 buçuk yıldır mücadele ediyorum”
Aday adaylığı döneminden bu yana mücadele verdiğini belirten Aksoy, “Adaylık, seçildikten sonraki süreç daha sonra başıma gelen olaylarla birlikte 4 buçuk yıldır mücadele içindeyim. Mücadele artık benim için hayat düzeni haline geldi. Mücadele etmekten bıkmadım, hakkımı alana kadar devam edeceğim. Şu an itibariyle hukuken makama geçmememize bir engel yok. Sokaktayım, geziyorum sürekli insanlarla görüşüyorum. Halkın tepkisi de çok iyi. Menemen halkı da İzmir halkı da şunun farkında Menemen’de ciddi bir tiyatro oynandı. Bu tiyatroyu oynayanlar tek cenahtan değil. Belediyeler devletin kurumlarına benzemez, buralarda rant vardır. Ankara’daki birileriyle belediyelerdeki rantın paylaşılması söz konusudur. Ankara’nın gözünde sizler rantın başında oturan insanlarsınız. Burada sanki halka değil Ankara’ya hizmet etmek için varmışız gibi bir şey söz konusuydu. Ben seçildikten sonra bununla mücadele ettim. Seçilmeden önce de bununla mücadele ettik” ifadelerini kullandı.
“Menemen gibi yerler yatırıma muhtaç”
Yeni oluşturdukları ekip ile destek almadan 55 bin oy aldığını dile getiren Aksoy, “Ben belediye başkanları toplantısında şunu söyledim; Tunç Soyer’e İzmir’i Karşıyaka ve Bornova’dan ibaret görmeyin demiştim. Ben o dönem Menemen’e özel önem gösterilmesi gerektiğini söylemiştim. Sadece Menemen değil Menderes ve Kemalpaşa gibi ilçelere. Çünkü buraları büyüyen ilçeler. Maalesef parti içinde Bornova Konak Karşıyaka gibi ilçeleri birinci sınıf diğerleri daha az gelişmiş olarak görünüyor. Aslında dinamizm Menemen gibi ilçelerde. Buralar yatırıma muhtaç” açıklamasını yaptı.
“AKP bu kaleyi düşmandan mı kazandı”
Aksoy, Menemen’de kura sürecini işaret ederek, “Torbadan çıkan vatandaşlar belediyeye Alla hu Ekber nidaları ile girdi. Orada amaç intikam almaktı. Menemendeki seçimleri hazmedemediler. Çünkü AKP kazanacak gözüyle bakıyorlar. CHP İzmir İl Başkanı da dahil olmak üzere AKP kazanacak gözüyle bakıyordu. Bunlar çok komik ve aynı zamanda trajik şeyler. Allah hu ekber nidaları ile gitmeleri çok ilginç. Sen düşmandan mı kazandın bu kaleyi. Bundan çok komik ve trajik şeyler. CHP İzmir İl Başkanı Dahil olmak üzere birazcık vicdanınız sızlamıyor mu?” dedi.
“Tombaladan çıkan şahsın kardeşi vatan haini”
Menemen Belediye Başkanvekili Aydın Pehlivan’ın abisinin ağırlaştırılmış müebbet aldığını vurgulayan Aksoy, “Cumhurbaşkanı bir şeyin farkında, tombaladan çıkmış şahsın biladeri vatan haini. Bunu ben demiyorum bunu Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan diyor. Erdoğan, bu tombaladan çıkan başkanvekilinin kardeşini mahkemeye verdi. İki kere ağırlaştırılmış muhabbet aldı. İlk suçu Recep Tayyip Erdoğan’ı öldürmek istemesi, ikincisi de Anayasal düzeni yıkmaya çalışması. Kendisi pilot. 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında bombalamada yer alan şahıs. Bunu yargı vatan haini olarak nitelendiriyor, sonra İşçileri Bakanı kardeşi ile fotoğraf çektiriyor. Bu alelade birisi değil. Erdoğan’ın ismini söylediği görevlendirilmiş bir darbeci. Aile içerisinde bunun konuşulması mümkün mü?” diye konuştu.
“Menemen’de halkın iradesine tecavüz edildi”
Menemen ile ilgili önemli olanın halkın iradesi olduğunun altını çizen Aksoy, şunları dile getirdi:
“Benim için esas olan şey bana oy versin ya da vermesin Menemen halkının iradesine tecavüz edilmesi. Ben bugün Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimle gitmesini, seçim kaybetmesini isterim. Millet iradesinin üzerinde hiçbir güç yoktur. Tek güç sandığın gücüdür. Menemen’de yapılan şey hafızamızı tazelersek meclis üyesi pazarı oluşturuluyor 4’ü satın alınıyor. Para ile bizzat satın alınıyor. Bu meclis üyesi de hala var. Orada başkan yardımcısı yok, Noyan Özkan benimle birlikte CHP’den istifa eden kişidir. Medyanın gelişmesi ile birlikte biz Menemen’de bu işleri görmeye başladık. Ben size 31 Mart seçilmeden önce olanları sayarım. Esnaf odası başkanı, menemen belediye başkan yardımcısı, belediye başkanı bacağından vuruldu. Bunlar daha önceki olaylar. Benden önceki belediye başkanı ondan öncekini dövdürdü gibi. Ama o zaman sosyal medya bu kadar güçlü değildi, yansımıyordu. Bu olayları alt alta koyduğumuzda ortaya çıkan siz millet iradesi ile gelmediniz çok tartışılan tombala ile geldiniz. O da tartışmalı, kimin çıkacağı belli değil miydi?”
“Ben CHP’liyim, geçerken uğramadım”
Aksoy, diğer partilerden görüşmek için gelenlerin olduğunu belirterek, “Ben şunu belirtmek istiyorum, CHP’liyim. 6 oya inanmış, aydınlanmaya inanış bir CHP’liyim. Ben öyle geçerken uğramadım. Benim babam 3 dönem milletvekilliği, dayım ilçe başkanlığı, ben ilçe başkanlığı yaptım. Ben öyle dün gelmiş birisi değilim, ilk önce bunu ayırmak istiyorum. Menemen gibi 200 bin nüfuslu bir kent Allah hu ekber nidaları ile alındı. Burada kalkıp da kimse biz ne yaptık demedi. Ben bunu tersine çevirip, ne hata yaptım? Benim suçun belediye başkanlığı seçimlerini rekor bir oyla kazanmak mıydı? Ya da rant kapısını kapatmak mıydı? Eğer ben Ankara’dan gelen herkese eyvallah deseydim, benim başıma bunlar gelecek miydi? Benim rozetimi il başkanı takmadı ne takabilir ne çıkartabilir. Benim ideolojim CHP’dir. Bergama da Kınık da AK Parti’nin ama böyle şeyler duyuyor musunuz? Çünkü bir daha gelemeyeceklerini bildikleri için içini boşaltıyorlar. Menemen’de 3 bin personel var. 100 milyon civarında krediler alındı, bu paralar nerede? Ben söyleyeyim, meclis üyelerinin cebine gitti” ifadelerini kullandı.
“Ceza vermiyorsanız hakkımı verin”
Hakkında öne sürülen iddiaların hepsinin düştüğünü vurgulayan Aksoy, “Zimmet diyorlardı, yok. Ben bu yüzden içeriye girdim. Vatan haininin kardeşi mahkemeye zimmet olmadığını söyledi. İmzalı kağıdın bana ait olmadığı ortaya çıktı. Ben de diyorum ki ya bana ceza yerin ya da hakkımı verin. Ceza veremiyorsunuz çünkü yok, diğer taraftan makamı da vermiyorsunuz. Tüm hukuki haklara da sahibim, belediye başkanlığı maaşı da yatıyor” görüşünü aktardı.
“Beni baronlar değil Menemen halkı sever”
Aksoy, seçildiği zaman Menemen’in kendisine ait mülkünün olmadığını dile getirerek, “Benden önceki belediye başkanı Menemen Spor üzerinden başkalarına vermiş. Şu anda kendisi 172 davadan yargılanıyor, kamunun malını ben geri aldım. Bu yüzden de 172 düşman edindim. Menemen gibi ilçelerde bunu öylesine rahat yapıyorlar ki kardeşlik var. Yüzük kardeşliği yapıyorlar, bir ilçe başkanı şunu yapıyor diğeri başka bir şey. Herkes rahat, herkes belediyeden rantını alıyordu. Beni barondan sevmez, Menemen halkı sever” dedi.
“O parayı ne yaptınız”
‘Ben Menemen Belediye Meclisini izlemiyorum, anlamlı değil. Körler sağırlar birbirlerini ağırlar’ diyerek eleştirilerini sürdüren Aksoy, “Menemen Belediyesi’nin borcu sorulduğunda da çalışan sayısında da cevap verilmiyor. Kardeşim sen meclis üyesisin sözlü cevap alamıyorsan Noter’den CİMER’den gönder. Bunu yapan da yok. Ben makamdayken bin 400 çalışan vardı olması gereken bin 100’dür. Şu anda orası personel çöplüğü, 3 bine yaklaştı. 100 milyonun çok üzerinde krediler çekildi, belediyeler kimsenin babasının oğlu değil geri ödenecek. Bu parayı siz ne yaptınız? Yatırım deseniz o da yok. O paralar nereye gitti? Menemen yağmalanıyor. Bunları Menemen halkı görüyor. Ben makamdayken meclis üyelerinin iş takibi yapmasını yasaklamıştım. Şimdi meclis üyesinin işi yok altında en lüks arabası. 4 belediye meclis üyesi şu anda bu şekilde. CHP’de bu dediğim yok o satın alınan 4 meclis üyesi ve AKP’liler” diye konuştu.
“Sandıktan çıkan bir başkan bunları yapamaz”
Seyrek’teki arazi ile ilgili yargıya gittiğini söyleyen Aksoy, “Bir İzmir Milletvekili ismini vermeyeyim bir de Venezüella’ya gidip gelen tombul bir arkadaş. Geldiklerinden beri Seyrek’i satıp parayı yiyelim hesabındalar. Esas olan nokta partisi fark etmez sandıktan çıkıp gelen bir belediye başkanı bunları yapmaz. Bergama da Kınık’ta AK Parti’nin buralarda yok. Seyrek’teki arazinin üzerinde eğitim alanı var, ben üniversiteler ile bu konuda görüştüm. Biz projeler hazırlamıştık, bin 300 villa demek bu kentin ayağa kalkması demektir. Bu projede benzinlik ve alışveriş merkezi belediyeye kalıyor. Kente hem demografik olarak bir katkı sağlardı, hem de belediye rant sağlardı. Onlar bu yeri tek kalemde nasıl satarız peşindeler, ne diyeyim Nuri Alçolara denk gelesiniz” açıklamasını yaptı.
“Ankara’dan meclis üyesi değil köpek getirdim”
Aksoy, görevde olduğu dönemde bir yazı geldiğini aktararak, “Rüzgar gülleri ile alakalı bir yeri firma kiralamış ve burasının üzerine hafriyat dökmüş. Mahkemeden yazı geldi tarım arazisinin üzerine rüzgar gülü konmuş. Bana yazı gelince gidip orayı mühürledim. Sonra şahıslar devreye girip, bu adamlar güçlü işi çözecekler dediler. Biz de çözdüklerinde mahkeme kararı ile açarız dedik. Bana mutlaka burayı mühürleme dediler gidip mühürledim. Ben Ankara’dan meclis üyesi değil köpek getirdim” dedi.
“Döndüğümde her şeyi araştırtacağım”
Tekrardan makamına döneceğinin altını çizen Aksoy, “Bunun lamı cimi yok. Üçüncü kez istenen bilirkişi raporu 4 ay sonraya atıldı. Bu adaletsizliktir, bu tam anlamıyla zulümdür. Siz bir kişiyi görevden alındınız mı? Evet. Kararınız var mı? Yok. Siz ısmarlama birtakım dosyalar icat etmeye çalışıyorsunuz. Şapkadan tavşan çıkartmaya çalışıyorsunuz. Yeni seçilen belediye başkanlarına bazı insanlar gelir teklif yapar ben şu işi yapıyorum şunu yapıyorum şu belediyeye şunu yaptık gibi. Birisi bana geldi Sayın Selin Sayek Böke’nin adını verip tavsiye ettiğini söyledi. Ben o kişi gittikten sonra aradım, kendisi de böyle birisini hiç tanımadığını belirtti zaten. Başımıza böyle şeyler de geliyor” diye konuştu.