Cumhuriyet Gazetesi’nden Aytunç Ürkmez’in haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), “Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi”ni önceki gün yayınladı. Belgede TÜİK’in 2023’ verilerinden hareketle; en fazla işsizlik oranına sahip grubun lise mezunları olduğu kaydedildi. Lise mezunlarının işsizlik oranları yüzde 12,1 olarak kaydedildi. Lise mezunlarını yüzde 10,1 oranla mesleki veya teknik lise mezunları, yüzde 9,8 ile yüksek öğretim mezunları, yüzde 8,1 ile de ilkokul mezunları takip etti.
MEB ÖĞRENCİLERİ OKULDAN KOPARIYOR
MEB’in raporda işlediği verilere göre; öğrencilerin 40 iş günü işletmelerde staj gördüğü Anadolu Teknik Programı kapsamında öğrenciler derslerinin yüzde 73’ünü akademik, yüzde 22’sini meslek dersi ve 5’ini de staj olarak alıyor. 12. sınıfta haftanın 2 günü okulda 3 günü işletmede beceri eğitimi gösterilen Anadolu Meslek Programı kapsamında ise öğrenciler, derslerinin yüzde 47’sini akademik, yüzde 40’ını meslek ve yüzde 13’ünü staj olarak görüyor. Meslek Eğitim Merkezlerde (MESEM) ise öğrenciler nerdeyse akademik ve meslek dersi almıyor. MESEM’de okuyan bir öğrenci derslerinin yüzde 76’sını işletmelerde çırak olarak alırken, sadece yüzde 13’ünü meslek ve yüzde 11’ini ise akademik ders olarak alıyor. Raporda; mesleki ve teknik ortaöğretimde 1 milyon 522 bin 648 öğrenci kayıtlı durumda olduğu belirtilirken, ortaöğretimin tamamında ise 6 milyon 789 bin 981 kayıtlı öğrenci bulunuyor.
ÜNİVERSİTE SORUN OLARAK GÖSTERİLDİ
Belgede mesleki ve teknik eğitime yönelik sorunlar da belirtildi. Programda öğrencilerin mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarını tercih etmediği, mesleki ve teknik ortaöğretime gelen öğrencilerin de birinci önceliğinin üniversiteye yerleşmek olması nedeniyle mesleki gelişimine önem vermemesi sorun olarak gösterildi. Bunun yanı sıra bakanlık, mesleki ve teknik eğitimde yerel dinamikleri de sorun olarak belirtti. Raporda yerel dinamiklerin staj imkanı olmamasına karşın alan ve dallar açtırması ve okullara baskı yarattığı kaydedildi. Bakanlık bu soruna karşın ise mesleki ve teknik eğitimin iş gücü piyasası ile bütünleşik götürülmesini hedefledi. Bu kapsamda mesleki ve teknik eğitimin politikası, “bireysel ve sektörel ihtiyaçlara cevap verebilen, erişim ve katılım imkânlarını artıran esnek bir sistem oluşturulması” olarak belirlendi.
‘GERÇEKLİKTEN KOPUK’
Eğitimci Özgür Bozdoğan metnin gerçeklikten kopuk olduğunu belirtti. Metnin eğitimin nereye doğru evrildiğini göstermesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Bozdoğan, “Metin MESEM ve mesleki eğitimde öğrencinin az olduğunu gösteriyor. Ayrıca öğrencilerin de buraya yönelmediğini belirtiliyor. Ancak metinde buralardan mezun olduktan sonra düşük maaşlardan dolayı öğrencilerin farklı tercihlerde bulunma isteğine değinilmemiş. Meslek liselerindeki öğretmenlerin azlığı sorun olarak belirtilmiş. Ama buradaki sorun da atama sistemi. Bakanlık bu metinle kısacası; MESEM’ler ucuz iş gücü olarak piyasanın işgücünü sağlamak zorunda olduğunu bu nedenle öğrencilerin buraya yönlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. MEB öğrencileri çocuk işçiye döndürme derdinde. Temel politika piyasanın ihtiyaçlarını karşılamak olmuş” dedi.