Karşıyaka Belediyesi’nde yaşanan maaş krizi sonrasında belediye bünyesindeki sendikal tartışmalara bir yenisi daha eklendi. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası İzmir 10 Nolu Şube Yönetim Kurulu, belediyede görev yapan bazı çalışanlara sendika değiştirmeleri konusunda baskı yapıldığını iddia etti.
Açıklamada, Karşıyaka Belediyesi Personel A.Ş. bünyesinde çalışan birçok güvenlik görevlisinin sendika üyeliğinden istifa etmeleri için zorlandıkları ve bu kişilere “idari tehditler ve görev yeri değişikliği” uyarıları yapıldığı öne sürüldü.
Sendika tarafından yapılan açıklama şu şekilde:
"Gerçekleri Çarpıtmayın: Genel-İş Olarak İşçilerin Yanındayız, Tehdit Değil Hak Mücadelesi Veriyoruz
Bazı basın organlarında yer alan ve kamuoyunu yanıltmayı amaçlayan “Genel-İş yöneticilerinin Belediye-İş temsilcisine tehditte bulunduğu” yönündeki iddialar tamamen asılsızdır.
Karşıyaka Belediyesi’nde yaşanan maaş krizi ve işçilerin aylardır süren mağduriyetleri üzerinden sendikal çıkar elde etmeye çalışan çevreler, Genel-İş Sendikası’nı hedef göstererek algı operasyonu yürütmektedir.
Genel-İş, bugüne kadar olduğu gibi bugün de yalnızca işçilerin emeğini, alın terini ve sendikal haklarını savunmaktadır. Bahse konu iddialarda öne sürülen “tehdit” ve “karakolluk olma” gibi ifadeler gerçeği yansıtmamaktadır.
Söz konusu olayda herhangi bir fiziki ya da sözlü saldırı veya adli süreç yaşanmamıştır.
Asıl sorun, Karşıyaka Belediyesi’nde uzun süredir süren maaş ödememe krizi ve bu süreçte bazı yöneticiler tarafından yürütülen sendika değiştirme baskısıdır. (İleri tarihlerde tehditler devam ederse yönetici isimleri tarafımızca kamuoyuna duyurulacaktır)
Personel A.Ş.’de görev yapan birçok güvenlik çalışanı, mevcut sendikalarından istifa etmeleri için idari tehditlere ve görev yeri değişikliği uyarılarına maruz bırakılmaktadır.
Bu durum açıkça işçilerin sendikal özgürlüğüne müdahale anlamına gelmektedir.
Genel-İş olarak şunu bir kez daha açıkça ifade ediyoruz:
Bizim tek tarafımız işçidir.
Biz tehdit etmeyiz, emeğin ve dayanışmanın sesi oluruz.
Hiçbir güç, işçilerin özgür iradesini, sendikal tercihini veya hak arama mücadelesini bastıramayacaktır.
Kamuoyunun bu tür manipülatif haber ve iddialara itibar etmemesini, gerçekleri çarpıtan bu girişimlerin ardındaki sendikal çıkar ilişkilerini dikkatle görmesini diliyoruz"





