GÜLPERİ TİBİN/ EGE’YE BAKIŞ – İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Nükhet Hotar’a hakaret ettiği gerekçesiyle geçtiğimiz günlerde tutuklanan A3 Haber Genel Yayın Yönetmeni Süleyman Gençel için basın açıklaması gerçekleştirdi. Konak’ta bulunan Hasan Tahsin Anıtı önünde gerçekleştirilen açıklamaya birçok gazeteci katılım gösterdi. İlk olarak söz alan İzmir Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Mehlika Gökmen, Gençel’e seslenerek, “Yalnız değilsin, biz seninleyiz. Sen Hasan Tahsinlerin devamısın. Biz var olduğunuz sürece bu anlayışı sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.
“DÜŞÜNMEK EN AĞIR SUÇ HALİNE GELDİ”
Açıklamasında, “Bu ülkede ne yazık ki düşünmek, yazmak, konuşmak en ağır suç haline geldi. Doğruları yazan pek çok basın mensubu ya ağır baskıya maruz kalıyor ya da Süleyman gibi hapislerde çürütülmeye mecbur bırakılıyor.” ifadelerine yer veren Gökmen, şunları kaydetti:
“Süleyman bu ülkenin yetiştirdiği en çılgın, en aktivist, dilinin ayarını düşünmeden, bedel ödemeyi göze alarak yazan bir arkadaşımız. Kendisini çok iyi tanırım. Başıma bir şey gelir mi diye düşünmeden, otosansür yapmadan mesleğini yapmaya çalışan bir arkadaş. Daha önce de bunun için bedeller ödedi. Böyle olduğu için işi hapis cezasına çevirdiler. Üç ay sonra olsaydı bu kalkacaktı. Sağlık sorunları var, Yeşim’i (eşi) yeni kaybetti acısı var. Ama bunlar basının önüne geçmek isteyenler için hiçbir anlam ifade etmiyor. Düşünmenin, yazmanın önüne daha fazla geçmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar. İzmir bunun için bedel ödeyen bir şehir. Düşünmekten, yazmaktan korkmayan bir şehir. Bu yüzden Türkiye’de yıldız gibi parlayan bir şehir.
Süleyman bir an önce serbest bırakılmasını, cezasının en kötü ihtimalle ev hapsine döndürülmesini talep ediyorum. Mesleğimiz üzerindeki kara bulutların, mevcut iktidar devam ettikçe süreceğini de biliyorum. Ama biz yazmaya düşünmeye devam edeceğiz. Neyse bedeli ödeyeceğiz. Süleyman sesleniyorum; yalnız değilsin, biz seninleyiz. Sen Hasan Tahsinlerin devamısın. Biz var olduğunuz sürece bu anlayışı sürdüreceğiz.”
“SİZLER İÇİN MÜCADELE EDERKEN ÇOK ZORLANIYORUZ”
Gökmen’in ardından söz alan İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, “Gazeteciler halkın haber alma, halkın gerçekleri bilmesinin teminatıdır. Sevgili Halkımız ancak biliniz ki, artık sizler için mücadele ederken çok ama çok zorlanıyoruz. Doğruları yazdıkça gözaltına alınıyor, tutuklanıyor, işsiz kalıyor, cezalandırılıyoruz. Bazıları basın sadece onların istediklerini yazsın, onların gerçeklerine hizmet etsin istiyor.” dedi.
Gappi, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seslendiği açıklamasına devam ederken şu ifadeleri kullandı:
“Ancak onların istediklerini yapmazsanız; Kadri Gürsel gibi, Barışlar gibi, Murat Ağırel gibi, Hülya Kılınç ve nice meslektaşlarımız gibi ve şimdi de Süleyman Gençel gibi cezaevlerinde baskılarla susturulmaya çalışılıyoruz. İç İşleri Bakanı'na sesleniyorum Burada bir yanlış var. Yanlış kişiyi tutukladınız. Azılı suç örgütünün lideri Süleyman Gençel'i öldürmek için beni tuttular derken, sizler niçin azmettireni sorgulamıyorsunuz. Üstelik hakaret etti diyerek gazeteciyi tutukluyorsunuz. Tüm Türkiye ile dalga mı geçiliyor? Ve sizlere bir tavsiyemiz var. Bu işin arkasında kimse durmamalıdır. Aksi takdirde tarih bizleri mücadele eden, sizleri ise katillerin, vicdansızların arkasında duranlar olarak yazacaktır. Türkiye kimsenin babasının çiftliği değildir. Kamu kaynaklarımı pervasızca kullanan karanlık zihniyetler kirli oyunlarını gizlemek için her yere saldırmaktadır. Kiralık katilin beni tuttu dediği kişi bugünlerde yüzlerce gazeteyi, internet sitesini Basın İlan Kurumu’na şikayet ederek parayla cezalandırmak isteyen kişidir. Ama; bilmelidir ki, kendisi için yolun sonu gelmiştir.
Sevgili halkımız! Bizler işini basın meslek ilkelerine göre yapmaya çalışan gazeteciler olarak sizlere sesleniyoruz. Bizler sizler için mücadele ediyoruz. Katilleri azmettirenleri değil, doğruları yazan gazetecileri cezaevine atmayan bir Türkiye'ye kavuşuncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Süleyman Gençel yalnız değildir. Bir an önce serbest bırakılmalıdır.