ÖMER FARUK ALTIN/EGE’YE BAKIŞ – İzmir’in en önemli sorunlarından biri olan deprem, yeniden kent gündeminde ön plana çıktı.
Geçtiğimiz günlerde AFAD Deprem Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir ve Batı Anadolu’daki fay hatlarının aktif olduğunu açıkladı. Bu uyarı, olası deprem tehdidini bir kez daha gündeme taşıdı.

Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Koray Çetin Önalan, İzmir’deki deprem tehdidine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Önalan, Bilim insanlarının uzun zamandır İzmir ve Batı Anadolu’daki fay hatları üzerinde çalışmalar yaptığını dile getirerek, “Geldiğimiz nokta da, eldeki veriler ciddi bir sorun olduğunu düşündürüyor. Ege bölgesindeki fayların tekrarlama periyotları uzun yıllar olmasına rağmen ne yazık ki süresini doldurmuş Tuzla fayı gibi ciddi afet oluşturabilecek aktif faylarımız var” dedi.

“YÜZ KİLOMETRE YARI ÇAPLI DAİRE İÇİNDEKİ HER DİRİ FAY İZMİR’İ BİR ŞEKİLDE ETKİLEYECEKTİR”
İzmir’in çevresindeki aktif fayların İzmir üzerinde etkili olacağına değinen Önalan, “Depremsellik açısından, İzmir'i merkez alırsak yüz kilometre yarı çaplı daire içindeki her diri fay İzmir'i bir şekilde etkileyecektir hipotezinden hareket etmek zorundayız. Nitekim, 30 Ekim depremi aslında bu savı doğrular nitelikte. Sisam adası kuzeyinde, denizin içinde kırılan bir fayın neredeyse 80 km mesafede Bayraklı'da afet oluşturması bu konuya çok daha fazla önem vermemiz gerektiğini gösteriyor” diye konuştu.
“BAYRAKLI VE BOSTANLI’DAKİ GİBİ YAPILAR BÜYÜK RİSK ALTINDA”
İzmir’in Bayraklı ve Bostanlı ilçelerine dikkat çeken Önalan, “Depremin afete dönüşmesinin iki ana nedeni var: jeolojik koşullar ve yapı kalitesi. Deneyimler, depremlerin yeraltı suyu seviyesi yüksek alüvyon taşkın ovalarında ve diri fayların etki alanı içerisinde en çok zarar verdiğini gösteriyor. Buna göre, 600 bine yakın deprem direnci düşük yapının olduğu İzmir'de, taşkın ovalarındaki yapılar, Bayraklı ve Bostanlı’daki yapılar büyük risk altında diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Şehirlerde afet riskinden ziyade imar öncelikli kentsel dönüşümlerin etkili olduğunu vurgulayan Önalan, “Ne yazık ki, imar öncelikleri baskın. Kentsel dönüşümün bu ekonomik koşullarda ve bu sistemle kentlere bir yarar getireceğini düşünmüyorum. İzmir’in ve genelde ülkenin kentsel değişime ihtiyacı var ve bu da uzun vadeli olan gerektiriyor” şeklinde konuştu.
“YETERLİ TATBİKAT VE PLAN YOK”
Merkezi ve yerel yönetimin afet çalışmalarının yeterli olup olmadığını değerlendiren Önalan, “Bunu afet esnasında test edeceğiz ancak ne ülkemizde ne ilimizde kağıt üzerinde var olan şeylerin dışında yeterli tatbikat, plan yok” dedi.
Ege'ye Bakış







