Kübra Ceylan/Ege’ye Bakış-Ankara’da 104 kişinin öldüğü 10 Ekim Katliamının yedinci yılında DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tarafından Alsancak 10 Ekim Anıtının önünde anma düzenlendi. Anma töreninde konuşan Disk Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı “Ağıtlarımız hangi dilde yakılırsa yakılsın hep aynı acıyı anlattı ”ifadesinde bulundu.
Disk Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı konuşmasına şu şekilde devam etti:
7 YILDIR UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!
Bundan tam 7 yıl önce, baskı ve sindirme politikaları üzerine kurulu saltanatlarını sürdürmek isteyenler, Diyarbakır ve Suruç’un ardından 10 Ekim 2015’te Ankara’da DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tarafından düzenlenen “Emek, Barış ve Demokrasi” mitingini kana buladılar. 104 canımız hunharca katledildi. Katliamın ardından bugüne kadar tek bir kişi bile istifa etmedi ve tek bir sorumlu dahi mahkemelerde hesap vermedi!
Katillerin kim olduğunu anlamak için katliamın kimleri ve neyi hedeflediğini görmek yeterli oldu. Katliamı planlayanlar, katliama engel olmayıp destek verenleri, katliamın ardından ambulans yerine TOMA gönderenleri, yaralılara ve kitleye gazla saldıranları ve onları yönlendirenleri asla ama asla unutmayacağız!
7 yıl önce ülkemizin kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına her köşesine acı düştü.
Ama göz rengimiz ne olursa olsun gözyaşlarımız her zamanki gibi aynı renkti.
AĞITLARIMIZ HANGİ DİLDE YAKILIRSA YAKILSIN HEP AYNI ACIYI ANLATTI
Bu ülkede barış istemenin bedelinin ağır olduğunu biliyorduk ki bu bedeli 104 canımızla ödedik! Bu vahşi katliamı yapanlar da yaptıranlar da mutlaka bedelini ödeyecektir. Barış isteyenleri kana bulayanlar, barışı katledenler bu ülkenin aydınlık geleceğini bombalayanlar er ya da geç hesap verecektir! Bu katiller her ne yaparlarsa yapsınlar saltanatları yıkılacaktır!
Kalleşçe vurarak, öldürerek, bizi kardeşlikten-barıştan vazgeçireceğini sananlar bilsin ki ağıtlarımızla, gözyaşlarımızla, acılarımızla ve umutlarımızla birleşmeye devam edeceğiz!
10 Ekim’de yitirdiğimiz güvercinlerimizi anarken şunu bir kez daha hatırlatalım ki; barış içinde, eşitçe, özgürce, insanca yaşanan bir ülke için mücadele etmek, 10 Ekim’de yitirdiğimiz barış güvercinlerimize borcumuzdur.
Er ya da geç, katiller kaybedecek, emekten, barıştan ve demokrasiden yana olan bizler kazanacağız!
Biz İzmir Demokrasi Güçleri olarak ne yaşadığımız coğrafyada ne de dünyanın herhangi bir coğrafyasında katliam, savaş ve zulüm istemiyoruz. Biz emek, barış, demokrasi ve eşitlik değerlerinin hakim olduğu bir toplumdan yanayız. Bu nedenle yaşasın emek, yaşasın Barış yaşasın tam demokratik bağımsız bir Türkiye!