ÖMER FARUK ALTIN/EGE’YE BAKIŞ-Geçtiğimiz günlerde Erzincan’da olduğu iddia edilen canlı köpeklerin gömüldüğü görüntüler kamuoyunda büyük tepkiye yol açmıştı. Ardından erzincan Belediyesi tarafından yapılan açıklamada görüntülerin Erzincan’a ait olmadığını ifade etmişti. İzmir Barosu, olaya ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını baro adına İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Üyesi Av. Melike Özdemir Ballı okudu. Basın açıklamasında, AYM’ye seslenen Özdemir, “Anayasa Mahkemesi’ni bu kan kokan yasayı acilen iptal etmeye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“BİZLER BU MADDELERİ OKURKEN UTANIYORUZ”
Basın açıklamasının tam hali şu şekilde:
3 Şubat 2025 tarihinde Erzincan’da kazılan çukurlara köpeklerin atıldığını ve canlı canlı gömüldüklerini gösteren kamera kayıtları sosyal medya ve haberlerde yer almıştır. Erzincan Belediyesi ise yapmış oldukları açıklamalarda önce görüntülerin kendi belediyelerine ait olmadığını, daha sonra da çukurlara atılan köpeklerin “zaten” ölmüş olduklarını iddia etmiştir. Kamera kayıtlarında köpeklerin canlı olduğu, hatta birkaçının kaçmayı başardığı açıkça görülmektedir. Kan kokan 5199 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliği’nde hayvanların sözde ötanazisini düzenleyen maddelerinde dahi hayvanın kesin olarak öldüğünden emin olunması gerektiği belirtilmektedir; hayvanın derin anestezi altında olmasına rağmen ölümün gerçekleşmediği hallerde ise boğularak veya nefessiz kalarak ölmesine neden olacak yöntemler yasaklanmaktadır. Bizler bu maddeleri okurken bile utanıyoruz, ancak katliamcı zihniyet zerre utanmadan bu maddelere dahi aykırı şekilde her geçen gün hayvanların yaşam hakkını ellerinden almaya ve sistematik bir şekilde onları katletmeye devam ediyor.
“PINAR’I YARGI KARARI İLE ÖLDÜREN ZİHNİYETLE HAYVAN HAKLARINI YOK SAYAN ZİHNİYET AYNI”
Erzincan Belediyesi görevlileri, alenen 5199 sayılı kanun madde 28/A’ ya aykırı bir şekilde öldürme ve işkence suçunu işlemiştir. Katliam Kanunu çıktığından beri hayvanlar dirgenle, tüfekle, kürekle, dövülerek, asılarak, zehirlenerek, canlı canlı gömülerek, boğularak ve daha sayamadığımız birçok yöntemle öldürülmüş, yaralanmış ve özgürlüklerinden yoksun bırakılarak ölüm kamplarına hapsedilmiştir. Katliam ve şiddet haberleriyle uyanmadığımız neredeyse tek bir gün kalmamıştır. Yaşanan bu süreçte hayvanların kaybedecek tek bir saniyesi dahi yoktur. Bizler biliyoruz ki, önceki gün Pınar’ı yargı kararları ile tekrar tekrar öldüren zihniyet ile hayvanların hak ve özgürlüklerini yok sayan zihniyet aynıdır.
“ANAYASA MAHKEMESİ’Nİ KAN KOKAN YASAYI İPTAL ETMEYE DAVET EDİYORUZ”
Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın! Cezasızlık politikaları ile korunan faillere karşı yaşamı ve yaşatmayı savunanlar daima var olacak ve her bir canlı için adalet elbet yerini bulacaktır. Biz buradayız, birbirimizden vazgeçmiyor; kendisi gibi olmayanı öldürmeyi hak gören zihniyete karşı mücadelemizden ve yaşamı savunmaktan bir adım geri durmuyoruz! Adına Hayvanları Koruma Kanunu denilmesine rağmen; kanunun adına, amacına, koruduğu değer ve menfaatlere açıkça aykırı olan bu katliam yasasının acilen iptal edilmesini ve Anayasa Mahkemesi’nden hukukun ve vicdanın gereğini artık yerine getirerek yaşanan katliamlara bir an evvel dur demesini bekliyoruz. İzmir Barosu olarak katliamlara karşı var gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğimizi, yaşamdan ve yaşatmaktan asla vazgeçmeyeceğimizi, her yaşamı tek tek savunacağımızı, hiçbir hayvanı toplama kamplarına ve ölüme terk etmeyeceğimizi buradan bir kere daha haykırıyor; Anayasa Mahkemesi’ni bu kan kokan yasayı acilen iptal etmeye davet ediyoruz.