Berivan Kaya/Ege'ye Bakış- İzmir Büyükşehir Belediyesi Ağustos ayı olağan meclisi üçüncü birleşimi toplantısı yapıldı. Başkanvekili Mustafa Özuslu başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda ipleri gerildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çalışanları için Çiğli'de 36 dönüm arsa üzerinde hayata geçireceği konut projesi AK Parti ve CHP’lileri karşı karşıya getirdi.
AK Parti Balçova Erhan Çalışkan, Çiğli’de belediye çalışanları için yapılması planlanan konutlar için 2 yıl zaman kaybı yaşandığına dikkat çekerek, “Çiğli’de bir arazimiz vardı, biz bu araziyi belediye çalışanlarına konut için tahsis etmek istedik. İki parselden oluşan bir ada var. Burası oranın sadece belediye personelin olmasının doğru olmadığını söylemiştik. İzmirlilerin de katılacağı proje haline getirmiştik. Arsa belediyenin, şirket belediyenin, İzbeton da belediyenin iştiraki. Aradan tam 2 sene geçti. 2 sene sonunda önümüze gelen bu kararla burayı yapamayacağız ve unu kat karşılığı müteahhitlere verilecek bir karar alınıyor. Geldiğimiz nokta doğru değil, kaybedilmiş koca bir 2 sene var. Bu arsanın yanındaki arsada 4 milyon liraya daire satılıyor. Buradan faydalanacak olanların üst düzey bürokratların değil en alt gelir gurubu belediye personelin yararlanmasını istedik. Gelir şartının yüzde 25 artması teklif ediliyor. Bu konu başlangıçtaki noktasından çıktı. Buna o nedenle hayır oyu kullanacağız. Doğru bir yaklaşım değil” dedi.
ÇED süreci uzadı
Karabağlar CHP Meclis Üyesi Bülent Sözüpek, ÇED raporu için sürecin uzadığına değinerek, “Bu Çiğli’deki arsamız 1,5 yıl önce devretmiştik. ÇED raporu alınması gerekiyor uzama sebebi de bu. Biz kooperatif ve şirket aracılığı ile yapacaktık. Ekonomik koşullar el vermediği için böyle bir çözüm geliştirildi. Kentimizde yaşayan dar gelirli ve personelimizin konuta ulaşması için bir yöntem uygulandı. Asgari ücretteki artışlar maalesef maliyete de yansıdı. Bunu biz bir nebzede çözmek için asgari ücretin iki katını ve yüzde 25 fazlası olanlar bu konutları alabilecek. Bu şartlarda çalışan bir insanın normal ev almaları imkansız. İnşaat maliyetleri yüzde 50’den fazla arttı. Bizim şirketimizin bunun altından kalkması mümkün değil. Bizim şu anda alacağımız karar sayesinde dar gelirli vatandaşlarımız hayal olan evleri alacaktı. AKP emekçileri düşünüyorsa kabul oyu vermesi gerekiyordu” ifadelerini kullandı.
“Emek üzerine siyaset yapmayın”
Çiğli Meclis üyesi Hüsnü Boztepe ise Karşıyaka’da iş insanların bir kooperatif kurduğunu belirterek “ 2021 10 şubatta bu kararla ilgili konuşmuştuk. O günkü mecliste de konuşmuştuk. Burada konut yapma işinin çok zor olduğunu söylemiştik. Henüz bu meclis bu karara alınmadan Karşıyaka’daki iş insanları kooperatif kurmuştu. Yüzde 55 Büyükşehir’e kalacak ve bunu dar gelirliye satacak. Bülent bey emekçi dedi, bu laf üzerinden siyaset yapmayın. Emek değerli bir kelimedir. Kooperatifi kuracak olan insanlar tarafından maliyetli, buradan konut sahibi olacak emekçi arkadaşlarımıza da yazık olacak. Burada tek kazançlı inşaatları yapacak alana müteahhit olacak. Geçen sene aldığımız karar gerçekten doğruydu. Bu kararı yürütebilseydik ok iyi olurdu Türkiye’nin birçok yerinde örnekler var. Burası zemine bakarsak çok pahalıya çıkacak bir alan. Bunu yapabilmeniz çok zor, çok iyi firmalar bile burada zorlandı” dedi.
2 bine yakın başvuru var…
Gamze Gül Çamur ise konutlar için 2 bine yakın başvuru yapıldığını belirterek, “Ben bu konunun konuşulmasından hiç bir şey anlamadım. Burada Tunç Soyer’in iyi niyeti bir yaklaşımı var. Bu da İzmir Büyükşehir Belediyesi ile çalışan maddi durumu uygun olmayanların konut sahibi olması üzerine. Bunun altında bir art niyet göremiyorum kararı aldığımızdan günden bugüne gelen süreçte bu kararı tartışıyorsak bir kaç şey söyleyebilirim. Teknik konuları bilmem ama maliyetin yüksek olduğu bir yer. Müteahhit kazançlı çıkacaksa en büyük firmalar nasıl çalışamaz? Bu bir çelişki. Kooperatif kuruldu belediyede 2 bine yakın başvuru var. Koşullara göre bu insanlara arasında seçim yapılacak ve başvurular yapılacak. Daha önce biz Ege Şehir Planlama ile yapmayı planlıyoruz ama emekçilerin konut sahibi olması için adım atıldı. Ekonomik koşullardan dolayı maliyetler artığı için bir çözüm arayışındalar. Bundan dolayı siyaset yaptığımızı söylemek hiç doğru değil. Bu öyle ya da böyle yapılacak ama asla siyaset yapmıyoruz” diye konuştu.
Hızal’dan CHP’lilere beceriksiz çıkışı!
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, ÇED raporu için 2 aylık bir sürecin yeterli olduğunu söyleyerek CHP grubunu beceriksizlikle suçladı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel dönüşüm karnesinin zayıflarla dolu olduğunu ileri süren Hızal, “CHP grubundan arkadaşlar iyi bir polemik konusu yaptılar ve meseleyi farklı bir boyuta taşıdılar. Biz hemşerilerimizin konut ihtiyaçları karşılama noktasında samimiyet olduğuna asla bir laf yapmadık. İyi niyet doğrultusunda, Büyükşehir Belediyesi’ne ait Çiğli’de bulunan 2 parsel bir şirkete devredildi. O günde dediler ki burada şirketimiz eliyle çalışma yapacağız. Kooperatif kurulacak. Bu kooperatif üyeleri ile birlikte konut ihtiyacı karşılanacak. Gayet güzel buraya kadar problem yok. Bu almış olduğunuz karar sonrası yaklaşık 2 yıl geçti. Komisyon başkanı meclis üyesi arkadaş ÇED raporundan bahsediyor. 2 ayda çıkacak bir rapor için 4 yıldır beklemeniz sizin beceriksizliğiniz. Bir şeyi yapmak isterseniz her koşulda yaparsanız, bir şeyi yapmak istemiyorsanız olumlu koşullarda da yapmazsınız. İzmir Büyükşehir Belediyesi kentsel dönüşüm konusunda sabıkalı, karnesi zayıflarla dolu. Yıllarca kentsel dönüşümle ilgili yapması gerekeni yapmamış sonrasında ekonomik dalgalanmaları öne sürmüş, sonra da garip bir yöntem bulmuş. Bir kooperatif modeli ile yürütmeye çalışmış” dedi.
Hızal: İyi niyet bunun neresinde?
Kentsel dönüşüm çalışmalarının İZBETON’a devredildiğini hatırlatan Hızal, “İZBETON bizi yok sayarak kafasına göre iş yapmaya başlamış. Bu modelin hukuki bir temeli yok. Bu sistemin muhteşem olduğunu iddia ediyorsunuz ama ortada bir şey yok, bunu başka bir yerde elbette konuşuruz. Neden İZBETON diyorum? Konumuz ile ne alakası var? Size bir isim vereceğiz tanıyor musunuz, tanımıyor musunuz bilmiyorum. Biri çıkıyor İzmir’in dışında siyasetçi İzmir’in kentsel dönüşüm sorunlarını çözmek için kooperatif kuruyor, başkan yardımcısı oluyor ve elini taşın altına koyuyor. Bu arkadaş Özden Yerlikaya diye birisi. Bu arkadaş Uzundere üçüncü etap 422 bağısız bölümü yapmak için İZBETON ile inşaat yapmak için anlaşan kooperatifin başkan yardımcısı. Başka bir görevi de Bakırköy Belediyesi CHP meclis üyesi. Sağ olsun kendisi Bakırköy’den kalkmış, Uzundere’yi görmüş, Tunç beyi duymuş şuraya gideyim İzmirliler çözemedi, İzmir’in meclisleri de kavga ediyorlar ben çözeyim dedi. İyi niyeti bunun neresinde arayacağız? Bunun neresi mantıklı. Bana bunun izahını yapabilir misiniz?” diye sordu.
Hızal: İZBB şirketleri zarar etmek dışında ne iş yapıyor?
Büyükşehir Belediyesi şirketlerinin sürekli olarak zarar ettiğini dile getiren Özgür Hızal, “Bizim verdiğimiz karadan sonra İZBETON birilerine kooperatif kurdurup sözleşme yaptırıyor. En azından sözleşmeyi verelim dedik. Geldi mi? Gelmedi. Ben sizin yerinizde olsam o sözleşmelerin tamamını teslim ederim, ortadaki şaibeleri kaldırmak adına. İstanbul’dan bir meclis üyesi kendisine dert edinmiş sorunu çözecek. Çok merak ediyorum bu meclis üyesi İzmir’i ne kadar biliyor? İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde kaç çalışan var 30 bin küsur ve 2 bin başvuru var. Bu eyleme geçildiğinde emin olun 5 bin başvuru olacak. Zaten finansmanı bu kooperatif üyeleri karşılayacak. Arsa payının bedelini de kooperatife kar koymadan vereceksiniz. İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketleri zarar etmeme dışında ne iş yapıyor? Sermaye veriyoruz, çıkıp yapamadım diyor. Evet zor bir şey ama imkansız değil. Bu kurumun arkasında İzmir Büyükşehir Belediyesi var. İzmir Büyükşehir Belediyesi maalesef ki kentsel dönüşüm çalışmaları noktasında İzmirlileri mağdur ettiği gibi sizin mağduriyetinize sebebiyet verecek. Bu önerge ile değer verilen bir çalışma heba olacak. Niyet okumuyorum ama göreceksiniz, muhtemelen bu sözleşme bir firma ile yapılmayacak. Bu sözleşme muhtemelen bir kooperatif ile yapılacak ve hangi şehirden bir meclis üyesi bu kooperatifin başkanı ya da başkan yardımcısı olacak? Ben bunu sizin takdirinize bırakıyorum” dedi.
CHP’li Önal’dan AKP grubuna Fikirtepe örneği
CHP meclis üyesi İrfan Önal ise AK Parti grubuna Fikirtepe örneğini göstererek, “Ben baştan beri söylüyorum aramızda bir anlayış farkı var. Kooperatif bir kişinin karını yükseltmeye çalışan müteahhit grubu değil. Kendisi kim bilmem ama ön yargılı da davranmıyorum. Türkiye dışından ya da içinden nerede olursa olsun parasını ödeyip üyesi olabilir. Bu bir kişiye artı sağlamıyor. İnsiyatif alıp girenler genelde sanayi ticaret odalarında görevi olanlar. Kat karşılığı bir anlaşma yapılacak, biz bir kişiyi zengin edeceğimize. Yüzde 45’ten 200 vatandaşımız daire alacak. Bir müteahhit buraya gelip yüzde 70 kar edip tüm daireleri alabilseydi daha mı mutlu olacaklardı? Artık beşli çetenin dışında halkın içinde olduğu yapılarla halkı büyütüyoruz. İşte anlayış farkı var. Karneniz problemli diyor. Biz onların dönüşüm örneğini Fikirtepe’den biliyoruz. Gökdelenlerden çocukları parkta oynatacak yeşil alan yok. Zamanında yeşil alanlara, spor alanlarına, deprem alanlarına kule yapıldığını İstanbul’da gördük. Bizim yerinde uzlaşı ile kentsel dönüşüm sistemimiz var, yavaş ilerleyebilir ama vicdani olarak rahatız. Biz bayraklı meclis üyesi olarak Toki’nin yaptığı bir daireyi gezemedik ama bizim yaptıklarımızı gezebiliyoruz. Esasında bu rantın kime nasıl dağıtıldığı ile ilgili bir zihniyet farkı var” ifadelerini kullandı.
Sadece para kazanma dürtüsü!
CHP meclis üyesi Ozan parlar ise devlet ihalelerinin durduğuna dikkat çekerek, “Enflasyonu ve artışları görmemek için sesi yükseltmemiz gerekiyor. Beceriksiz ifadelerini kendilerine iade ediyorum. Şu an için sabit fiyatla TL olarak hiçbir müteahhit iş yapmıyor. Devletin imkanı olmadığından dolayı fiyat kararnamesi çıkmıyor, devlet ihaleleri durdurdu. Bunun çözümü kat karşılığı çözümdür. Para kazanma dürtüsü olan bir kurum yerine kooperatife vererek bir anlayış oluşturmaktır. Bu kar amacı gütmeden eşitlikçi bir anlayıştır. Arkadaşların sadece para kazanma dürtüleri olduğu için anlayış farklılığı vardır. Ben hepimizin aynı gemide olduğunu düşünüyorum” dedi.
Amaç konut yapmak
Erhan Çalışkan ise açıklamasında, “Bizim buradaki amacımız çalışanlara konut yapmaktır. Şirket de yapsa kooperatif de yapsa İZBETON’da çalışanlar parasını ödeyecek. Bir konut alındığında arazi bedeli de üstüne ekleniyor. Bu işi yapmanın iki usulü var. Bir şirkete devredildiğinde denetleyemiyorsunuz cevap alamıyorsunuz. Şirketlerin yaptığı Sayıştay’a da tabi değil. Sayıştay sadece alımları denetler. Bu iş yapılabilir arazi belediye noktasında risk alırız. Burası iktisadi işletme olsaydı değerinin altında verirdik. Biz 50 bin TL arazi bedeli alırdık, karar verirdik. Bu usuller tartışılmıyor. Görüyorum ki yapılan tartışmalar bunun dışında. Bizim baştaki endişemiz de buydu. Bizim endişemizin olmaması için vermiştiniz, Ege Şehir Plancılarına vereceğiz, İZBETON’a yaptıracağız demiştiniz. Yoksa benim itirazım yok, kat karşılığı da yapılabilir” dedi.
Tarımda da, kooperatifte de örnek
CHP’li Taner Kazanoğlu, kooperatifin örnek bir model olduğunu söyleyerek, “Kooperatif yöntemi İzmir’de de tutan bir yöntem. İzmir tarımda da, kooperatifte de örnek olmuş bir kent. Kooperatifler belki hukuki denetlemelere tabi, kendi başlarına iş yapamazlar. İZBETON’u örnek verelim belli noktada denetlenebilir. Ama kooperatiflerin her şeyi denetleniyor. Kifayeti müzakere oldu diye de düşünüyorum” dedi.
Hızal: Kanuna karşı hile!
Özgür Hızal ise kanuna karşı hile yapıldığını ileri sürerek, “Bazı CHP meclis grubundan arkadaşlarımız beni kastederek eleştiriler getirdi. Ben suç teşkile eden bir ifade kullanmadım bu anlamda da ders verecek değilim. Teknik açıdan açıklamalar geldi. Bizim söylemek istediğim şey İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışan sayısı 30 binin üstü çalışanların büyük bir kısmı haktan faydalanmak istiyor. Arkadaşlar siz eğer İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanları için o şirkete devrettiği arsanın yüzde 45’ini satarsanız. Bu aslında bir satış sözleşmesidir. Bunu yaparsanız şey İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanlarının büyük bir bölümüne konut yapamayacaksınız. Bu Mecliste ilk karar aldığımızda çalışanlar için verdik. O gün gelseydiniz böyle yapalım deseydik oy birliği gelecek miydi. 1 buçuk yıl sonra maliyetler arttı, yüzde 45’ini satıyoruz diyorsunuz. Siz şirketleşmiş bir kooperatif bile kanuna karşı hile yapıyorsunuz. Bu sözleşme nedir bilmiyoruz? Siz biliyor musunuz? Sizden rica ediyorum biliyorsanız bana anlatın yanlışsa yanlış deyin. Siz büyükşehir bürokrasisini de bypass ederek kanuna karşı hile yaparak birilerinin akıl hocaları eşliğinde bu işleri ihale ile vermeniz gerekirken ihalesiz veriyorsunuz. İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına konut adı altında değerli bir arsanın yüzde 45’ini kime neden sattığınızın cevabını bekliyoruz” dedi.
Yıldız: Dava açacağız!
AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, “Biz İzmir’in sorunlarını ben, Özgür başkanımız diğer üyelerimizle beraber yazılı sözlü videolu anlattık ama siz anlamadınız. Biz artık Güldür Güldür TV programından eşofmanlı Şevket hocayı getireceğiz. Biz konunun özelinde konuşurken bunlar görülmüyor. Google araştırmaları gazete manşetleri ile yalan yanlış şeyleri söylüyorlar. Ben her türlü sataşmaya cevap verebilecek yetkinlikteyim ama kendi grubunuzu da uyarırsanız sizin başkanlığınıza saygı duyarım. Fikirtepe’nin hiçbir zaman emsali değişmedi, geçmiş zamanda yüksek olan emsal da bakanlık tarafından düştü. Biz İZBETON’a yapması için verdik sonra başka bir şeyler yapıldı. Biz de onlardan bilgi talep ettik gelmedi. Aldığınız kararlar nereye gidiyor, işlemler nereye devşiriliyor? Yarın bu ararlar yüzünden başımıza ne gelecek? Biz oy birliği noktasında alt gelir şartı yaptık. Biz bu şirketle tamamı belediye çalışanları notasında mutabakat yaptık ama bunu yok sayıyoruz. Biz neden burayı belediye çalışanları dışında kişilerin almasının önünü açıyoruz? Lütfen söyleminiz ve eyleminiz bir olsun. Biz bu sürece dava açacağız, belediye çalışanlarımızın hakkının yenmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
“Çalışmalar engelleniyor…”
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, kooperatif ile çok fazla yol alındığına değinerek, “Biz ülkemizin bir hukuk devleti olmasını bekleriz. AK Partinin de hukuk devleti anlayışı ile hareket etmesini isteriz. Sözleşmeler ile ilgili kimin başına ne gelecek derken bir tehdit algıladım. Hukuk devletinde bütün kararların hesabı verilir bunu da devletin kurumları inceler. Biz devletimizin adaletini güveniyoruz; ama burada bir tehdit algılıyoruz. Biz göreve geldiğimizden bu yana kooperatif sistemini destekledik. Biz bu kooperatifi ile çok yol aldık ve Türkiye ölçeğinde sistem oluşturduk. Biz burada yüzde 45’i satmıyoruz, bu para harcamamak demek. Eğer ben belediye olarak buradan kazanım elde ediyorsam bunu da kamuya harcayacağım. Satıyorum, ticaret yapıyorum, belediye gelir elde ediyor düşüncesinde mantık hatası var. Bu iki konu birbirinden çok farklı. Burada şeffaf olunmayan nedir? Dava açacaklarda buyursunlar açsınlar, bu çalışmaların engellenmesine yönelik bir adımdır” dedi.
Kooperatif diyoruz Komünizm anlıyorlar!
CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, ise açıklamasında, “Bu meseleyi tane tane basitçe herkesin anlayabileceği şekilde anlattık ama arkadaşlara anlamadı. Anlamak istemeyenlere hiçbir söz yeterli değildir. O yüzden nasıl anlatırsak anlatalım, anlaşılamayacak. Çünkü aramızdaki temel fark arkadaşlara kooperatif deyince komünizmi anlıyorlar. Çünkü onlar sadece inşaattan, betondan, müteahhitten anlarlar. Bir şirket ve kooperatif arsındaki farkı da bilmezler. Her inşaat meselesi geldiğinde dönüp dönüp bunu konuşuyoruz ve önergenin konusundan çıkılıyor. Sayın Tunç Soyer böyle bir suç duyurusunda bulunan birine söylenebilecek en hafif sözleri kullandı. Tartışma neden bu hale geliyor her seferinde. Çünkü Tunç Soyer başkanlığında İzmir Büyükşehir Belediyesi işler yapıyor.2-3 yıldır devam eden işlerin sonuçlarını alıyoruz. Bunların karşılığının alındığı görüldükçe aynı maddeler tartışılıyor. Tartışmanızın bir zemini yoksa birbirimize laf geçirmek üzerine yapılıyorsa emeğimiz yazık. İzmir Büyükşehir Belediyesi bir yöntem tercihi yaptı, eleştirmek mümkündür ama her defasında anlatmamıza rağmen bir şey anlatmıyorsunuz diyorsanız bizim söyleyecek bir şeyimiz yok” ifadelerini kullandı.