ANIL ARABACI / EGE’YE BAKIŞ - Sessiz sedasız açılan İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nde sorunlar bitmezken, Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla birlikte kapatılması gündeme gelen Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne karşı tepkiler büyüyor. İYİ Parti İzmir İl Başkanlığı, “Hastaneme Dokunma!” diyerek bugün Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına İYİ Parti İzmir İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu, İYİ Parti İzmir Milletvekili ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Ümit Özlale, İYİ Parti Konak ve Karabağlar İlçe teşkilatları, İYİ Parti İzmir İl Yönetimi, eczacılar, taksiciler ve sağlık personelleri katıldı.
Açıklamayı gerçekleştiren İYİ Parti İzmir Milletvekili ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale, Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kapatılması sonucu esnaf ve sağlıkçılar başta olmak üzere bütün vatandaşların düzeninin bozulacağını belirterek, “Bütün itirazlara rağmen artık dünyada çağdışı sayılan şehir hastanesi için hastamızı, sağlık emekçimizi ve esnafımızı kurban verdik. Burada kapatılan devlet hastanelerin çok önemli rolü var. Burası bölge halkına sağlık hizmeti veriliyor. Eğer depreme dayanıksızsa yapılması gereken daha da güçlendirilmesidir. Bütün dünya küçük ve orta ölçekli hastanelere gidiyor. Bizler sağlık çalışanlarını, hastane etrafındaki esnafı, eczaneleri düşünmek zorundayız. 77 yaşındaki babam buraya yürüyerek gelecekken artık 25 kilometre uzaklıkta her gün bir sürü altyapı problemini üzülerek okuduğumuz Bayraklı Şehir Hastanesi’ne gitmek zorunda kalıyor” dedi.
“RANT UĞRUNA KURBAN EDİLMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”
Özlale, vatandaşlar, hasta yakınları, sağlık emekçileri ve esnaf için Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kapatılmasına itiraz ettiklerini söyleyerek, “Devlet hastanelerin kapatılmasına bir rant uğruna kurban edilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bu konuyu daha önce mecliste gündeme getirdim ve gündemde tutmaya devam edeceğiz. Hele bu halk sağlığı olursa bütün partilerin bir araya gelmesi lazım. Tüm partilere seslenmek istiyorum. Burada vatandaşların sağlığı söz konusu, sağlık emekçilerin rahatı söz konusu. Esnafımızın eve ekmek götürebilmesi söz konusu. Gelin bütün dünyada rafa kaldırılmış olan, hiçbir işlevi olmayan hele Türkiye’de iktidarın yakınlılarına rant sağlama dışında hiçbir işe yaramayan şehir hastanelerini vazgeçelim. Bozyaka başta olmak üzere bütün devlet hastanelerini güçlendirelim ve yaşatalım. Burası eskiden olduğu gibi bölge halkına hizmet etmeye devam etsin. Esnafımız para kazanmaya devam etsin. Sağlık emekçileri düzenlerini bozmak zorunda kalmasın” ifadelerini kullandı.
“BU BİR HALK SAĞLIĞI MESELESİDİR”
Sağlık Bakanlığı’nın bütçesinin yüzde 10’unun Şehir Hastanelerine gittiğini kaydeden Özlale, “O şehir hastanesi defalarca depreme karşı güçlendirilmek zorunda kaldı, geçtiğimiz günlerde su bastı. Bir sürü altyapı problemi var. Bu bir halk sağlığı meselesidir. Bu halk sağlığı meselesine bütün partileri duyarlı olmaya ve Meclis’te daha çok yüksek şekilde dile getirmeye davet ediyorum” diye konuştu.
“CHP’NİN EYLEMİNİ DESTEKLİYORUM”
Basın açıklaması sonrası gazetecilerin sorularını da cevaplayan Özlale, CHP’nin TBMM Genel Kurulu’nu terk etmeme eylemini destekleyip desteklemedikleri sorusuna cevap vererek, “Biz, dün Yargıtay’a gittik, Yargıtay’ı protesto ettik. Protestolarımız artarak devam edecektir. Ben CHP’nin bu eylemini destekliyorum. Başta AK Parti olmak üzere bu hukuksuzluğa son vermek zorundayız. Bir gün gelecek ve adalet hepimize lazım olacak. Burada güçlerin kollandığı, sadece bir kişinin istediği kararların çıktığı bir hukuk düzenin hiç kimseye ve hiçbir partiye faydası yok. Dolayısıyla bu düzeni, alınan saçma sapan kararı protesto eden bütün partileri destekliyorum” ifadelerini kullandı.
BANKAMATİK MEMURU AÇIKLAMASI
Geçtiğimiz aylarda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde “Bankamatik Memurları” olduğunu iddia eden Özlale’ye, bir basın mensubunun “Konu hakkında kanıtınız var mı?” sorusu sorması sonrası Özlale şöyle cevap verdi:
“Ben bir işçi emeklisi babanın evladıyım. Dolayısıyla alın teri ne demektir bilirim. Ben hiçbir şekilde herhangi bir yerde çalışan, çalıştığının karşılığını alan birisine karşı çıkmam. Onun benim başımın üstünde yeri var. Ben geldiğim zaman çalışanların ücretleri başta olmak üzere çalışma koşullarını iyileştirmek için hareket edeceğim. Benim orada itiraz ettiğim nokta şuydu. Hepimiz biliyoruz ki Türkiye’de belediyelerde dahil olmak üzere hiç çalışmadan, işe gitmeden, alın teri dökmeden para kazanıyor. Benim itirazım buna, çalışana, Büyükşehir Belediyesi’nde size hizmet eden birisine değil. Sadece oturduğu yerden para kazanan, maaş alan insanlara itiraz ettim. Tahmin ediyorum bu itirazıma sizlerde katılacaksınız.”