Gazeteci Adem Sarıkaya, Gazeteci Adem Nakçı ve Gazeteci Erdal Erek Türkiye gündemini değerlendirdi. Gazeteci Erek, Türkiye’de yönetenler ve yönetilenler arasında kopukluk olduğunu söyleyerek “Bizi yönetenler sanki toplumun ne yaşadığını farkında değilmiş gibi davranıyor. Erdoğan’ın gençlere yönelik dediği yurtdışına çıkın, gezin ifadeleri alay konusu oldu. Gençler Alsancak’tan Buca’ya gidemiyor. Bizi yönetenleri gördüğü Türkiye ve yönetilenlerin yaşadığı Türkiye bambaşka bir konumda” dedi.
AK Parti’nin insanların gözünde ilk çıktığı yoldan farklı bir yolda olduğunu belirten Sarıkaya, “Bana göre hala aynı; ama insanlar öyle görmüyor. Şu anda Türkiye bambaşka bir yerde. Ben kendim, çocuklar ve arkadaşlarım adına üzülüyorum. Binalar dışında iyiye giden bir şey görmüyorum” ifadelerini kullandı.
Erek, “CHP kendisini sorgulamalı”
Sarıkaya, dünyanın ciddi bir milliyetçilik üzerine yükselmeye başladığını savunarak “Suriye savaş küresel iklim krizi nedeniyle Avrupa ülkeleri ciddi anlamda göç alıyor. Sadece Türkiye değil birçok yerden Avrupa’ya göç gidiyor. İnsanlarda bu nedenle de korku oldu” sözlerine yer verdi.
Erek, ise Kılıçdaroğlu tarafında sarf edilen sözlerle yerel yönetimlerdeki uygulamasına dikkat çekerek “Dediğin güzel bir tespit, bence Türkiye’de de benzer bir şey olabilir korkusu Kılıçdaroğlu’nu sarmış durumda. Biraz geriye sararsak İYİ Parti kuruluş sürecinde Kılıçdaroğlu’nun yaptığı hamleler meyvelerini veriyor. Kılıçdaroğlu ve Akşener işin farkında. Bütün partileri bir araya getiren bir Kılıçdaroğlu var, bunu yabana atmamak gerekiyor. 6 farklı partinin bir araya gelip aynı politika üzerinde görüşebilmesi güzel. Peki bunun CHP’li seçmen farkında mı? Bence CHP kendisini sorgulamalı belki de Kılıçdaroğlu yetmiyordur ve çok daha fazla çalışması gerekiyordur. İzmir’de bile Kılıçdaroğlu’nun yerel yönetimler hakkında ifadeleri uygulanabiliyor mu? Genel başkanınız nerede siz neredesiniz” açıklamasını yaptı.
Sarıkaya, “Türkiye’yi ülke olarak değil şirket gibi yönettiler”
Sarıkaya, Çeşme Projesi’ne dikkat çekerek İzmir’in deniz ile bağının kesileceğini söyledi ve ekledi:
“Çeşme’ye gitmek hayaldi artık ütopik olacak. İzmir’in o kadar derdi varken Ot Festivali düzenleniyor. Ben bunu anlamadım. Çeşme’nin İzmir için gideri çok daha fazla. Biz AK Parti ve Cumhurbaşkanı’nı neden eleştiriyoruz? Çünkü Türkiye’yi ülke olarak değil şirket olarak gördüler ve şirket olarak işlettiler. İlk başta kazandılar, yaptıklarının farkında vardıklarına iş işten geçti ve sistem bozuldu. Bunu da şimdi toparlayamıyorlar. Muhalefet de aynı mantıkla bakıyordu Çeşme’de mesela para gelsin diye düşünüyorlar. Çeşme bize katkı sağlamayacaksa vatandaş gidemeyecekse Çeşme il ilan edilsin. İzmir Büyükşehir Belediyesi de oraya hizmet götürmesin, ödeneği verilsin. Çeşme’nin 45 bin nüfusu var 200 bin insan yaşıyor.”
CHP’nin İzmir’de 18 yıldır seçildiğini hatırlatan Erek, “CHP’li olan İzmir’in normalde bütün sorunlarının ya aşılmış ya da aşılmak üzere olması gerekiyor. Biz daha sorunun başına gelememişiz çünkü sorunlar çok derinleşmiş. İzmir’in örnek olmak gerekirken AK Parti bakın seçerseniz durumunuz İzmir gibi olur diyor” dedi.
Erek, “TÜİK Türkiye’de ciddi bir enflasyon olduğunu kabul etmiş durumda”
Erek TÜİK ve ENAG’ın açıkladığı enflasyon arasında büyük bir uçurum olduğunun altını çizerek, “Karşılaştırmaktan ziyade TÜİK’in açıkladı enflasyon yüzde 40-45’i aşmıyordu. Son aylarda yükselmeye başladı çünkü sokakta ve muhalefette çok büyük tepki aldı. TÜİK bu baskılara dayanamayıp revize etti. ENAG’ın açıkladı yüzde 61 nerede yüzde 42 nerede. Artık TÜİK Türkiye’de ciddi bir enflasyon olduğunu kabul etmiş durumda” diye konuştu.
Alsancak ve diğer pazarlar arasında fiyat farkının olmadığını vurgulayan Nakçı, “Domates 28 TL küçük lahanalar 10 TL. Yüksekliği görünce Eşrefpaşa’ya gittik; ama fiyatlar çok farklı değil. Oraya gittiğin benzin parasında otobüs ücretine değmez. Artık insanlar ucuz yere gitmiyor evinin yanından alıyor” sözlerine yer verdi. Sarıkaya da gıdaya gelen zamlar ile ilgili, “Mübarek Ramazan insanlar yemesin oruç tutsunlar diye yapılmış bir şey. Umudumuz turizm, geliyor; ama gelenler kaliteli değil. Onlar da otelleri doldurarak esnafa bir şey bırakmadan gidiyorlar. Avrupalı turistlerin gelmemesinin en büyük nedeni Recep Tayyip Erdoğan” açıklamasını yaptı.
“Muhalefetin kendisin sorgulaması lazım”
Erek ise son olarak Rusya’nın savaşa girdiği gün 1 Dolar’ın 98 Ruble’den 148 Ruble’ye çıktığını ve dün itibariyle savaştan önceki duruma döndüğüne dikkat çekti ve şunları söyledi:
“Savaşta olan bir Rusya, bizim para birimimiz de yüzde 6 değer kaybetti. Biz çiftçimize sahip çıkmadığımız için ihracatçı firmalar ile anlaşarak ucuza veriyor. Biz ülkemize mal getiren firmalara ton başına destek veriyoruz, turist getiren firmalara Dolar desteği veriliyor. Yatı olan yakıtı vergisiz kullanıyor evimize domates aldığımız adam yüzde 18 KDV ile yakıt alıyor. Muhalefetin kendisin sorgulaması lazım, bu durumda olmamıza rağmen neden hala iktidar değiller. Bizi bu duruma getiren partiler hala anketlerde birinci. İnsanlar kıtlık yaşıyoruz diyor ve tercihini hala değiştirmiyor.”
AK Parti’nin insanların gözünde ilk çıktığı yoldan farklı bir yolda olduğunu belirten Sarıkaya, “Bana göre hala aynı; ama insanlar öyle görmüyor. Şu anda Türkiye bambaşka bir yerde. Ben kendim, çocuklar ve arkadaşlarım adına üzülüyorum. Binalar dışında iyiye giden bir şey görmüyorum” ifadelerini kullandı.
Erek, “CHP kendisini sorgulamalı”
Sarıkaya, dünyanın ciddi bir milliyetçilik üzerine yükselmeye başladığını savunarak “Suriye savaş küresel iklim krizi nedeniyle Avrupa ülkeleri ciddi anlamda göç alıyor. Sadece Türkiye değil birçok yerden Avrupa’ya göç gidiyor. İnsanlarda bu nedenle de korku oldu” sözlerine yer verdi.
Erek, ise Kılıçdaroğlu tarafında sarf edilen sözlerle yerel yönetimlerdeki uygulamasına dikkat çekerek “Dediğin güzel bir tespit, bence Türkiye’de de benzer bir şey olabilir korkusu Kılıçdaroğlu’nu sarmış durumda. Biraz geriye sararsak İYİ Parti kuruluş sürecinde Kılıçdaroğlu’nun yaptığı hamleler meyvelerini veriyor. Kılıçdaroğlu ve Akşener işin farkında. Bütün partileri bir araya getiren bir Kılıçdaroğlu var, bunu yabana atmamak gerekiyor. 6 farklı partinin bir araya gelip aynı politika üzerinde görüşebilmesi güzel. Peki bunun CHP’li seçmen farkında mı? Bence CHP kendisini sorgulamalı belki de Kılıçdaroğlu yetmiyordur ve çok daha fazla çalışması gerekiyordur. İzmir’de bile Kılıçdaroğlu’nun yerel yönetimler hakkında ifadeleri uygulanabiliyor mu? Genel başkanınız nerede siz neredesiniz” açıklamasını yaptı.
Sarıkaya, “Türkiye’yi ülke olarak değil şirket gibi yönettiler”
Sarıkaya, Çeşme Projesi’ne dikkat çekerek İzmir’in deniz ile bağının kesileceğini söyledi ve ekledi:
“Çeşme’ye gitmek hayaldi artık ütopik olacak. İzmir’in o kadar derdi varken Ot Festivali düzenleniyor. Ben bunu anlamadım. Çeşme’nin İzmir için gideri çok daha fazla. Biz AK Parti ve Cumhurbaşkanı’nı neden eleştiriyoruz? Çünkü Türkiye’yi ülke olarak değil şirket olarak gördüler ve şirket olarak işlettiler. İlk başta kazandılar, yaptıklarının farkında vardıklarına iş işten geçti ve sistem bozuldu. Bunu da şimdi toparlayamıyorlar. Muhalefet de aynı mantıkla bakıyordu Çeşme’de mesela para gelsin diye düşünüyorlar. Çeşme bize katkı sağlamayacaksa vatandaş gidemeyecekse Çeşme il ilan edilsin. İzmir Büyükşehir Belediyesi de oraya hizmet götürmesin, ödeneği verilsin. Çeşme’nin 45 bin nüfusu var 200 bin insan yaşıyor.”
CHP’nin İzmir’de 18 yıldır seçildiğini hatırlatan Erek, “CHP’li olan İzmir’in normalde bütün sorunlarının ya aşılmış ya da aşılmak üzere olması gerekiyor. Biz daha sorunun başına gelememişiz çünkü sorunlar çok derinleşmiş. İzmir’in örnek olmak gerekirken AK Parti bakın seçerseniz durumunuz İzmir gibi olur diyor” dedi.
Erek, “TÜİK Türkiye’de ciddi bir enflasyon olduğunu kabul etmiş durumda”
Erek TÜİK ve ENAG’ın açıkladığı enflasyon arasında büyük bir uçurum olduğunun altını çizerek, “Karşılaştırmaktan ziyade TÜİK’in açıkladı enflasyon yüzde 40-45’i aşmıyordu. Son aylarda yükselmeye başladı çünkü sokakta ve muhalefette çok büyük tepki aldı. TÜİK bu baskılara dayanamayıp revize etti. ENAG’ın açıkladı yüzde 61 nerede yüzde 42 nerede. Artık TÜİK Türkiye’de ciddi bir enflasyon olduğunu kabul etmiş durumda” diye konuştu.
Alsancak ve diğer pazarlar arasında fiyat farkının olmadığını vurgulayan Nakçı, “Domates 28 TL küçük lahanalar 10 TL. Yüksekliği görünce Eşrefpaşa’ya gittik; ama fiyatlar çok farklı değil. Oraya gittiğin benzin parasında otobüs ücretine değmez. Artık insanlar ucuz yere gitmiyor evinin yanından alıyor” sözlerine yer verdi. Sarıkaya da gıdaya gelen zamlar ile ilgili, “Mübarek Ramazan insanlar yemesin oruç tutsunlar diye yapılmış bir şey. Umudumuz turizm, geliyor; ama gelenler kaliteli değil. Onlar da otelleri doldurarak esnafa bir şey bırakmadan gidiyorlar. Avrupalı turistlerin gelmemesinin en büyük nedeni Recep Tayyip Erdoğan” açıklamasını yaptı.
“Muhalefetin kendisin sorgulaması lazım”
Erek ise son olarak Rusya’nın savaşa girdiği gün 1 Dolar’ın 98 Ruble’den 148 Ruble’ye çıktığını ve dün itibariyle savaştan önceki duruma döndüğüne dikkat çekti ve şunları söyledi:
“Savaşta olan bir Rusya, bizim para birimimiz de yüzde 6 değer kaybetti. Biz çiftçimize sahip çıkmadığımız için ihracatçı firmalar ile anlaşarak ucuza veriyor. Biz ülkemize mal getiren firmalara ton başına destek veriyoruz, turist getiren firmalara Dolar desteği veriliyor. Yatı olan yakıtı vergisiz kullanıyor evimize domates aldığımız adam yüzde 18 KDV ile yakıt alıyor. Muhalefetin kendisin sorgulaması lazım, bu durumda olmamıza rağmen neden hala iktidar değiller. Bizi bu duruma getiren partiler hala anketlerde birinci. İnsanlar kıtlık yaşıyoruz diyor ve tercihini hala değiştirmiyor.”