İzmir’in Foça ilçesinde “manevi danışman” olarak imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kur'an kursu hocaları’nın görevlendirilmesine dayanan "ÇEDES Projesi" protesto edildi.
Foça Nihat Dirim Barış ve Demokrasi Meydanı’nda Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Foça Şubesi öncülüğünde düzenlenen protesto eylemi ve basın açıklamasına vatandaşlar, CHP, İYİ Parti, Türkiye İşçi Partisi, Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformu, Eğitim-Sen, Eğitim İş- Sen, ADD, Yap Bi İyilik ve Ortaklar Öğretmen Okullular (Adabelenliler) Derneklerinin üyeleri katıldı.
“KARŞI OLDUĞUMUZ YOZLAŞMADIR”
Halkın gözünde geçmişte saygın bir yere sahip olan din adamlarına karşı olmadıklarını belirten ADD Foça Şubesi Başkanı Ali Altunbahar, Kurtuluş Savaşı’na destek olmuş din adamlarını selamladı. Savaş döneminde din adamlarının halkı bir araya getiren kişiler olduğunu belirten Altunbahar, şöyle konuştu:
“Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum. Ne kadar masum değilmi. Hiçbir zaman din adamlarına karşı olmadık. Bizim karşı olduğumuz yozlaşmadır. Geçmişte toplumda saygın bir yeri olan din adamları halkı bir araya getiren, hatta milli mücadelede her vatansever gibi canlarını ortaya koyanlardır. Ya İstiklal Ya Ölüm parolası etrafında birleşmiş insanlardır. Isparta’dan Hafız İbrahim Efendi’ye, Afyondan Hoca ismail Şükrü Efendi’ye, ilk direniş fetvasını veren, örgütünü kuran Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi’ye, İzmir Valisi İzzet Bey’in Yunan işgaline karşı çıkmaması üzerine bağımsızlığını haykıran İzmir Müftüsü Rahmetullah Efendi’ye, Mustafa Kemal Paşa’ya ‘Paşam bütün Amasya emrinizdedir’ diyen Amasya Müftüsü Hacı Tevfik Efendi’ye, milli mücadelenin meşru olduğuna dair fetva veren ve mücadeleye kefen paraları ile katılan Mehmet Rıfat Börekçi Efendi’ye ve daha nicelerine buradan selam olsun.”
“CUMHURİYET SAVCILARININ TEPKİSİZLİĞİ KABUL EDİLEMEZ”
Cumhuriyet Savcılarını göreve davet eden ADD Foça Yönetim Kurulu Üyesi Ayla Aksoy ise şunları söyledi:
“İzmir ve Eskişehir Milli Eğitim Müdürlerinin İl Müftüleri ile yürüttükleri proje kapsamında okullara manevi danışman sıfatıyla, pedagojik formasyonu olmayan imam, müezzin, Kuran kursu eğitmeni gibi kişilerin atandığı duyumları alınmaktadır. AKP İktidarının “Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir, Fendir” gerçeğini yadsıyan, devletimizin laik niteliğini yok sayan bu tür uygulamaları Anayasamızın 2.nci ve 24.cü maddelerine olduğu gibi 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununa ve 430 sayılı Öğretim Birliği Yasasına’da aykırıdır. Varlık nedenleri Cumhuriyeti korumak olan Cumhuriyet Savcılarının olayları tepkisiz izlemeleri kabul edilemez. Cumhuriyet Savcılarını görevlerini yapmaya davet ediyoruz.”