EGE’YE BAKIŞ-İzmir'deki Konak Sosyal Güvenlik Kurumu binası önünde toplanan DİSK üyesi işçileri “vergide adalet" istemiyle eylem yaptı. İnsanca Ücret, Vergide Adalet yazılı pankart açan Disk’li işçiler, Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "Vergide adalet istiyoruz", "Hükümet istifa" sloganlarıyla hükümete çağrıda bulundu.
İşçiler adına konuşma yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Asgari ücretin Türkiye’ de ortalama ücret haline geldiği gerçeği yok sayılırken, Dünyada asgari ücretin bu kadar yaygın olduğu bir ülke daha gösterilemiyor. Ülkeyi yöneten siyasi iktidar, göz göre göre Türkiye İşçi Sınıfını asgari ücrete mahkûm ediyor.”
“Bu ülke 22 yıldır AKP iktidarı tarafından yönetilmektedir. 22 yıldır işçinin, emekçinin, emeklinin ve dar gelirlinin alım gücü düşerken, işsizlik, yoksulluk katlanarak artmakta, genç işsiz, kadın işsiz ve çocuk işçi sayısı ise her geçen gün çoğalmaktadır. Yoksulun daha yoksul, zenginin daha zengin olduğu bir ülkede elinizdeki bu yetkiler, size ülkeyi adaletli bir şekilde yönetin diye verildi, asgari ücreti ve emekli ücretlerini açlık sınırının altında bırakarak milyonlarca işçiyi, emekliyi açlığa yoksulluğa mahkûm edin, işsizliğin önünü açın, grevleri yasaklayarak, sendikal hak ve özgürlüklerin önüne engeller çıkartın, işçileri ve emeklileri açlık sınırının altındaki ücretlere mahkûm edin diye verilmedi bu yetkiler. Bu ülkenin aydınlık yüzü olan biz işçiler, bu böyle gitmez diyerek verdiğimiz yetkiyi almasını da biliriz.” dedi.
TUİK yıllık enflasyon rakamını %84 olarak açıklarken, ENAG bu rakamın %170 olduğunu açıklıyor diyen Sarı, “Gıda enflasyonu ise mutfaktaki yangını gözler önüne seriyor. İnsanlar, eti sütü, peyniri bırakın bir kenara, sebzeye meyveye dahi ulaşamıyor artık. Bizlerin ekmeği küçülürken, “ Ülke büyüme rekoru kırıyor” diyenlerin cepleri doluyor; fabrikalar, bankalar, işletmeler karlarına kar katıyorlar. İşçilerin ücretleri artsa bile, vergi kesintisi o kadar yüksek ki, yılsonuna kadar işçinin eline geçen ücretin çoğu vergiye gidiyor.”ifadesinde bulundu.
Çalışanların Ocak ayında yüzde 15 vergi kesintisiyle başlayıp, Nisan- Mayıs aylarında yüzde 20, Eylül-Ekim aylarında yüzde27’ lik vergi dilimleriyle gelirlerinin büyük bölümü, vergi olarak devlete ödeniyor diyen Sarı, “Yani Ocak ayında 637 TL. Vergi ödüyorsa bir çalışan Eylül ayında 2342 TL. Vergi ödüyordur. Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınması gerekirken, Türkiye’ de “Verginin tabana yayılması” adı altında vergi yükü; işçiye, emekçiye yani ücretli çalışana yıkılmakta ve ücretlerin büyük bölümünün vergi adı altında adaletsiz bir şekilde kesilerek çalışanların dilim dilim soyulmasına neden olmaktadır. Biz DİSK olarak bugün “Vergide adalet olmadan, gelirde adalet olmaz” demek için alanlardayız ve bu soyguna dur diyerek, vergi adaletsizliğine karşı; alanlarda, meydanlarda taleplerimizle mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz.”açıklamasında bulundu.
Asgari ücretin insan onuruna yaraşır bir ücret olmasını talep etiklerini dile getiren Sarı, “Çalışanların asgari ücretli değil, toplu sözleşmeli çalışanlar olmasını dile getiriyoruz ve gelirdeki adaletsizliğin gündeme geldiği bu süreçte vergi sistemindeki adaletsizliğin kaldırılması için taleplerimizi bir kez daha ifade etmek istiyoruz.” dedi.
Sarı konuşmasına şunları ekledi;
• Öncelikle işçilerin gelirlerinden ödedikleri verginin patronlarıyla eşit oranda olması adaletsizliktir.
• Vergi gelirleri içerisinde dolaylı vergilerin, yani tükettiklerimizden alınan vergilerin payının %70’ e yaklaşması adaletsizliktir. Dolaylı vergilerde de en yoksul ve en zengin aynı oranda vergi verir. Böyle adalet olmaz!
• Daha da ötesi yaşam mücadelesi veren işçilerin, sanki zenginleşmişler gibi yıl içerisinde daha yüksek oranda vergi vermeleri adaletsizliktir.
Bununla birlikte Vergide Adalet için yapılması gerekenler bellidir:
• Gelir vergisi oranı, ücretlilerde yüzde 10’ a düşürülmelidir.
• Vergi tarife dilimleri en az asgari ücret veya yeniden değerleme oranında arttırılmalıdır.
• İşverenlere uygulanan 5 puan SGK prim desteği çalışanlara da uygulanmalıdır.
• Çağdışı damga vergisi tümüyle kaldırılmalıdır.
Özetle, ücretlerden ve tükettiklerimizden değil, kardan, faizden, ranttan daha fazla vergi alınan, az kazananın az, çok kazananın çok vergi ödediği bir vergi düzeni şarttır.
Vergide Adalet için verdiğimiz mücadelemizi bir imza kampanyası ile sürdüreceğiz. İşyerlerimizde, alanlarda, meydanlarda, sokaklarda, bulunduğumuz her alanda işçi, işsiz, emekli, emekçi herkesi her yerde imza toplamaya çağırıyoruz.
Ve diyoruz ki;
• Asgari değil, insanca bir yaşam!
• Asgari ücret değil, toplu sözleşme!
• Asgari ücret 13.200 Net!
• Gelirde Adalet, Vergide Adalet!