GÜLPERİ TİBİN/ EGE’YE BAKIŞ – 2023’ün ilk yarısı geride kalırken vatandaşın gözü yeniden belirlenecek olan asgari ücrette. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısı bugün TÜRK – İŞ (Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu) ve TİSK’in (Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu) katılımıyla gerçekleştirildi. 2 saat süren toplantının ardından TÜRK-İŞ Heyet Başkanı Veli Solak, masada herhangi bir rakam olmadığını belirtti.
DİSK (Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, gerçekleştirilen toplantılarla ve Asgari ücret beklentisiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Özellikle gıda enflasyonunun önüne geçilmedikçe asgari ücret için belirlenen rakamın önemsiz olduğunu söyleyen Sarı, “Artık bizim asgari ücreti değil, gıda enflasyonunu ve yükselen enflasyonu konuşmamız gerekiyor.” dedi. ENFLASYON ZAMLI MAAŞA DEĞER KAYBETTİRİYOR
Sarı, asgari ücretle ilgili herhangi bir beklentilerinin olmadığını söyledi. TÜİK’in açıklamış olduğu enflasyon rakamlarıyla vatandaşın hissettiği enflasyon arasında büyük farklar olduğunu belirten Sarı, “Bugün bir rakam telaffuz ediyoruz; asgari ücretle ilgili. Kimi 500 dolar diyor, kimi 12 bin lira diyor. Asgari ücretli, ayın 23’ünde belirlenecek zamlı maaşı, 1 Temmuz itibarıyla çalışıp 30 Temmuz’da alacak. Aradan geçen 38 günlük zaman içerisinde açıklanan ilk rakamla asgari ücretlinin kaybı yükselen enflasyondan, gıda enflasyonundan dolayı yüzde 30 ediyor.” dedi.
Daha önce de asgari ücrete yapılan zammın aynı şekilde enflasyondan etkilenerek değer kaybettiğini söyleyen Sarı, sözlerini şu şekilde devam ettirdi:
“Bugün bir rakamı telaffuz etmek, asgari ücretle hayatını idame ettirenlerin yaşamında bir değişikliğe yol açmıyor. 8 bin 500 lira yaptıklarında bile, ‘Yüzde bilmem kaç yaptık, 40 yaptık, 50 yaptık.’ dediler. Kimsenin göremeyeceği asgari ücret zammını hayata geçirdiler. Ama daha 45 gün geçmeden asgari ücretin alım gücünün yüzde 30’u kaybedildi. Bunda da aynısının olacağını düşünüyoruz.” “KOMİSYON 6 AYDA BİR DEĞİL 3 AYDA BİR TOPLANMALI”
Ülkedeki yüksek gıda enflasyonunun da göz önünde bulundurularak Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 6 ayda bir değil 3 ayda bir toplanması gerektiğini söyleyen Sarı konuşmasının devamında, “Sadece işveren, yetkili sendika ya da hükümet yetkilileri değil, ki sadece bunlar da toplansa fark etmeyecek. AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iki dudağı arasından çıkan asgari ücret belirlenecek. Yani buna ne komisyon, ne sendika, ne işveren karar verecek.” ifadelerini kullandı.
Sarı, bir ülkede adil bir asgari ücret belirlenmesi için toplanacak olan komisyonda bütün sendikaların hatta oda başkanlarının ve akademisyenlerin de yer alması gerektiğini dile getirdi. Ancak yine de bu enflasyon rakamları sebebiyle geçici bir süre için bile olsa her 3 ayda bir komisyonun toplanması gerektiğini belirten Sarı, şöyle konuştu:
“Ülkenin ekonomik gidişatına göre; düzelmişse herhangi bir iyileştirme yapılmadan da geçilebilir ancak düzelmemişse de her 3 ayda bir zam yapılarak, alın teri döken insanların asgari ücretinin insanca yaşayacakları bir ücrete dönüştürülmesi gerektiğini düşünüyorum. O yüzden rakam telaffuz etmiyoruz.” “YA MASADAN KALKMA YA MASAYA OTURMA”
Asgari ücretin belirlenmesi için yapılan toplantıların göstermelik olduğunu belirten Sarı, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:
“Şu an yapılan toplantılar tabii göstermelik. Bir önceki toplantıyı hatırlayın; TÜRK – İŞ, yani yetkili sendika, asgari ücret 9 bin 500 ya da 9 bin liranın altında olursa kabul etmem gibi şeyler söylemişti. Diyelim ki TÜRK – İŞ, şu anda bir rakam telaffuz etti ve kabul görmedi. En fazla ne yapıyor? Masadan kalkıyor. Ya masaya oturmayacaksın ya da masadan kalkmayacaksın. Masaya oturduysan pazarlık şansın oluyor. Şimdi 5 iş veren, 5 hükümet yetkilisi, 5 de sendikacı var. Hükümet yetkilileri işçilerin lehine oy kullanmayacağına göre 10’a 5’le bu ortadan kalkmış olacak. O yüzden asgari ücret komisyonu bilimsel olarak toplanmıyor, kararı da onlar vermiyor. Doğal olarak yine talimatla iş yapılacak ve asgari ücretlinin alacağı ücret Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki dudağı arasında olacaktır.”
DİSK (Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, gerçekleştirilen toplantılarla ve Asgari ücret beklentisiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Özellikle gıda enflasyonunun önüne geçilmedikçe asgari ücret için belirlenen rakamın önemsiz olduğunu söyleyen Sarı, “Artık bizim asgari ücreti değil, gıda enflasyonunu ve yükselen enflasyonu konuşmamız gerekiyor.” dedi. ENFLASYON ZAMLI MAAŞA DEĞER KAYBETTİRİYOR
Sarı, asgari ücretle ilgili herhangi bir beklentilerinin olmadığını söyledi. TÜİK’in açıklamış olduğu enflasyon rakamlarıyla vatandaşın hissettiği enflasyon arasında büyük farklar olduğunu belirten Sarı, “Bugün bir rakam telaffuz ediyoruz; asgari ücretle ilgili. Kimi 500 dolar diyor, kimi 12 bin lira diyor. Asgari ücretli, ayın 23’ünde belirlenecek zamlı maaşı, 1 Temmuz itibarıyla çalışıp 30 Temmuz’da alacak. Aradan geçen 38 günlük zaman içerisinde açıklanan ilk rakamla asgari ücretlinin kaybı yükselen enflasyondan, gıda enflasyonundan dolayı yüzde 30 ediyor.” dedi.
Daha önce de asgari ücrete yapılan zammın aynı şekilde enflasyondan etkilenerek değer kaybettiğini söyleyen Sarı, sözlerini şu şekilde devam ettirdi:
“Bugün bir rakamı telaffuz etmek, asgari ücretle hayatını idame ettirenlerin yaşamında bir değişikliğe yol açmıyor. 8 bin 500 lira yaptıklarında bile, ‘Yüzde bilmem kaç yaptık, 40 yaptık, 50 yaptık.’ dediler. Kimsenin göremeyeceği asgari ücret zammını hayata geçirdiler. Ama daha 45 gün geçmeden asgari ücretin alım gücünün yüzde 30’u kaybedildi. Bunda da aynısının olacağını düşünüyoruz.” “KOMİSYON 6 AYDA BİR DEĞİL 3 AYDA BİR TOPLANMALI”
Ülkedeki yüksek gıda enflasyonunun da göz önünde bulundurularak Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 6 ayda bir değil 3 ayda bir toplanması gerektiğini söyleyen Sarı konuşmasının devamında, “Sadece işveren, yetkili sendika ya da hükümet yetkilileri değil, ki sadece bunlar da toplansa fark etmeyecek. AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iki dudağı arasından çıkan asgari ücret belirlenecek. Yani buna ne komisyon, ne sendika, ne işveren karar verecek.” ifadelerini kullandı.
Sarı, bir ülkede adil bir asgari ücret belirlenmesi için toplanacak olan komisyonda bütün sendikaların hatta oda başkanlarının ve akademisyenlerin de yer alması gerektiğini dile getirdi. Ancak yine de bu enflasyon rakamları sebebiyle geçici bir süre için bile olsa her 3 ayda bir komisyonun toplanması gerektiğini belirten Sarı, şöyle konuştu:
“Ülkenin ekonomik gidişatına göre; düzelmişse herhangi bir iyileştirme yapılmadan da geçilebilir ancak düzelmemişse de her 3 ayda bir zam yapılarak, alın teri döken insanların asgari ücretinin insanca yaşayacakları bir ücrete dönüştürülmesi gerektiğini düşünüyorum. O yüzden rakam telaffuz etmiyoruz.” “YA MASADAN KALKMA YA MASAYA OTURMA”
Asgari ücretin belirlenmesi için yapılan toplantıların göstermelik olduğunu belirten Sarı, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:
“Şu an yapılan toplantılar tabii göstermelik. Bir önceki toplantıyı hatırlayın; TÜRK – İŞ, yani yetkili sendika, asgari ücret 9 bin 500 ya da 9 bin liranın altında olursa kabul etmem gibi şeyler söylemişti. Diyelim ki TÜRK – İŞ, şu anda bir rakam telaffuz etti ve kabul görmedi. En fazla ne yapıyor? Masadan kalkıyor. Ya masaya oturmayacaksın ya da masadan kalkmayacaksın. Masaya oturduysan pazarlık şansın oluyor. Şimdi 5 iş veren, 5 hükümet yetkilisi, 5 de sendikacı var. Hükümet yetkilileri işçilerin lehine oy kullanmayacağına göre 10’a 5’le bu ortadan kalkmış olacak. O yüzden asgari ücret komisyonu bilimsel olarak toplanmıyor, kararı da onlar vermiyor. Doğal olarak yine talimatla iş yapılacak ve asgari ücretlinin alacağı ücret Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki dudağı arasında olacaktır.”