İzmir'in Karabağlar ilçesinde başlayıp yaklaşık 500 hektar alanda etkisini gösteren büyük yangın kontrol altına alınmasının ardından toplumun her kesiminden fidan seferberliğine destek açıklamaları gelmişti. Konu ile ilgili ziraat mühendisleri odası İzmir eski Şube Başkanı Ferdan Çiftçi gazetemize açıklamalarda bulundu. Yangınla birlikte İzmir'in en güzel ormanların, bağların ve tarım ormanlarının yok olduğunu ifade eden Çiftçi “yangın söndürülümesinde hatalar ve koordinasyon eksiklikleri mevcuttu. Eğer bunları göz ardı edersek bu afetlerin tekrarlanmasına zemin hazırlamış oluruz” dedi.
Karabağlar'ın Tırazlı bölgesinde başlayan yangın Menderes, Seferihisar ve Urla ilçelerinde de etkili olurken ancaka 3 gün sonra kontrol altına alındı. Yangın söndürülme konusunda Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli eleştirilerin hedefi olurken yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve taraftarlar fidan seferberliği başlatılacağını duyurmuştu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer 'İzmir küllerinden doğacak' diyerek seferberliği başlatacaklarının müjdesini verdi. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Ziraat Mühendisleri Odası İzmir eski Şube Başkanı Ferdan Çiftçi önemli açıklamalarda bulundu.
“İZMİR'İN EN GÜZEL ORMANLARI, BAĞLARI VE TARIM ALANLARI KÜL OLDU”
Karabağlar, Menderes, Seferihisar ve Urla ilçeleri başta olmak üzere tüm İzmirlilere geçmiş olsun mesajı ileten Çiftçi “Gerçekten büyük bir yangın atlattık ve bu süreci tamir etmek uzun yıllar alacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer'in dediği gibi “İzmir küllerinden doğacak.” Doğacaktır bunu en iyi yapacak yer de İzmir'dir. Bir heyecan, seferberlik hali herkesi sarmış durumda. İzmir'in en güzel ormanları, bağları ve tarım alanları bu yangınla birlikte kül oldu” diye konuştu.
EKOSİSTEMİN OLUŞMASI İÇİN UZUN YILLAR GEREKİYOR
Her yıl şenliği düzenlenen Kavacık üzüm bağlarının da yok olduğunu söyleyen Çiftçi “Evet ormanlarımız yandı ama bir yandan diğer üzücü nokta Karabağlar Efem Çukuru'da yer alan üzüm bağlarıydı. Karabağlar'daki Kavacık, Tırazlı üzüm bağlarımız gitti. Her yıl şenliğini yaptığımız Kavacık üzümleri yok oldu. Bu nedenle de yapılacak ilk Kavacık Üzüm Şenliği de biraz hüzünlü olacak. Hep birlikte bu bölgelerin ayağa kaldırılması gerekiyor. Tabii ormanlarımız gitti bu sadece ağaç gitmedi oradaki canlılar ile tüm bir ekosistem yok oldu. Ağaçlandıracağız fakat burası ne zaman bir orman olacak, ne zaman bir ekosistem olacak işte bu konu hiç kolay bir konu değil. Maalesef sadece ağaç dikmekle olmuyor, orman haline gelebilmesi ve aynı zamanda ekosistemin oluşması için uzun yıllar gerekiyor. Önümüzdeki en zorlu ve düşünülmesi gereken süreç bu.”
ORTAK AKIL, HEYECAN VE EMEKLE BUNU BAŞARABİLİRİZ
Ortak akılla birlikte fidan seferberliğinin başlaması gerektiğini ifade eden Çiftçi “Her taraftan meslektaşlarım, dostlarım arıyor. Yıllarımı Ziraat Mühendisi olarak geçirdiğim için soruyorlar. Evet bunlara destek olacağız. Bir ortak akılla ne yapılacağına karar verilmesi gerekiyor. Orman Mühendisleri, vakıflarımızın, yerel yönetimlerin ve gönüllü yurttaşlarımızla birlikte karar verilmesi gerekiyor. Herkesin bağışlarla fidan desteği vermesi yine yol, yöntem konusunda da bir ortak akıl, ortak heyecana ihtiyaç var. Bu ortak heyecan, ortak akıl ve ortak emekle bunu başarabiliriz”
VATANDAŞLAR BİLİNÇLENDİRİLMELİ
Orman yangınlarının bir kader olmadığını ve kendiliğinden çıkmadığını dile getiren Çiftçi “ Yangınlar, insan hatası sonucu veya sabotajlar sonucu çıkıyor. Bunlardan bazıları tespit edilebiliyor. Yönetimlerin bu konuda iyi olması gerekiyor ve yurttaşlarımızın bilinçlendirilmesini hedeflenmeli. Örneğin piknik konusu çok sıkıntılı bir mesele çevremize dikkat etmemiz gerekiyor. Bir sigara, cam kırığıyla oradaki bir yangının başlayabileceğini yurttaşlarımızın bilmesi gerekiyor. Biz oradan gittiğimizde geride bıraktığımız çöpleri oralarda bırakmamız gerekiyor. Ormanı sağlıklı ve iyi kullanılması vatadanşlarımız tarafından bilinmeli.”
ORMANLAR KÖYLÜLERE EMANET EDİLMELİ
Orman köylüsünü ormanlardan uzaklaştırarak yanlışların düzelmeyeceğini ve ormanlara en doğru şekilde sahip çıkacak kişilerin köylüler olduğunu söyleyen Çiftçi “Köylüler orada yaşadığı müddetçe onlardan daha iyi kimse ormanlara sahip çıkamaz. O nedenle bu ormanların denetiminde oradaki haklarının sağlanmasında ve yararlanma konusunda orman köylüleriyle birlikte hareket edilmesi gerekiyor. Ormanlarımızın köylülere emanet edilmesi gerekiyor. Bununla birlikte yangınların çıkması önüne geçilecektir” ifadelerini kullandı.
İHMALLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ
Daha önce yaşanan bazı orman yangınlarında gördüğümüz gibi İzmir'de de ihmaller zinciriyle karşı karşıya kaldıklarını açıklayan Çiftçi “ Hızlı bir rüzgar vardı fakat daha hızlı söndürülemez miydi? Evet tabii bu süreçte emek veren tüm orman işçilerine, yerel yönetimlerin itfaiye ekiplerine, gönüllü katılan yurttaşlara çok teşekkür etmek gerekiyor. Kısıtlı imkanlarla çok büyük mücadele verdiler. Koordinasyon eksikliklerini gözardı etmemek gerekiyor. Eğer gözardı edersek bunların tekrarlanmasına zemin hazırlamış oluruz. Yine binlerce hektarımız gider ve biz arkasından gözyaşı döküp kampanya yapmaya devam ederiz” dedi.
ÖNEMLİ OLAN KAMPANYA DEĞİL ORMANLARI YAŞATMAK
Kampanya yapmanın dışında asıl önemli olanın ormanları yaşatmak olduğunu ifade eden Çiftçi “Diktiğimiz ağaçların kaç yıl sonra orman olacak o ekosistem bir daha orada florası, faunası kısacası bitki örtüsüyle, hayvanıyla ne zaman bir orman ekosistemi haline gelecek. Bunlar hiç kolay değil yıllar geçmesi gerekiyor.”
Karabağlar'ın Tırazlı bölgesinde başlayan yangın Menderes, Seferihisar ve Urla ilçelerinde de etkili olurken ancaka 3 gün sonra kontrol altına alındı. Yangın söndürülme konusunda Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli eleştirilerin hedefi olurken yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve taraftarlar fidan seferberliği başlatılacağını duyurmuştu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer 'İzmir küllerinden doğacak' diyerek seferberliği başlatacaklarının müjdesini verdi. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Ziraat Mühendisleri Odası İzmir eski Şube Başkanı Ferdan Çiftçi önemli açıklamalarda bulundu.
“İZMİR'İN EN GÜZEL ORMANLARI, BAĞLARI VE TARIM ALANLARI KÜL OLDU”
Karabağlar, Menderes, Seferihisar ve Urla ilçeleri başta olmak üzere tüm İzmirlilere geçmiş olsun mesajı ileten Çiftçi “Gerçekten büyük bir yangın atlattık ve bu süreci tamir etmek uzun yıllar alacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer'in dediği gibi “İzmir küllerinden doğacak.” Doğacaktır bunu en iyi yapacak yer de İzmir'dir. Bir heyecan, seferberlik hali herkesi sarmış durumda. İzmir'in en güzel ormanları, bağları ve tarım alanları bu yangınla birlikte kül oldu” diye konuştu.
EKOSİSTEMİN OLUŞMASI İÇİN UZUN YILLAR GEREKİYOR
Her yıl şenliği düzenlenen Kavacık üzüm bağlarının da yok olduğunu söyleyen Çiftçi “Evet ormanlarımız yandı ama bir yandan diğer üzücü nokta Karabağlar Efem Çukuru'da yer alan üzüm bağlarıydı. Karabağlar'daki Kavacık, Tırazlı üzüm bağlarımız gitti. Her yıl şenliğini yaptığımız Kavacık üzümleri yok oldu. Bu nedenle de yapılacak ilk Kavacık Üzüm Şenliği de biraz hüzünlü olacak. Hep birlikte bu bölgelerin ayağa kaldırılması gerekiyor. Tabii ormanlarımız gitti bu sadece ağaç gitmedi oradaki canlılar ile tüm bir ekosistem yok oldu. Ağaçlandıracağız fakat burası ne zaman bir orman olacak, ne zaman bir ekosistem olacak işte bu konu hiç kolay bir konu değil. Maalesef sadece ağaç dikmekle olmuyor, orman haline gelebilmesi ve aynı zamanda ekosistemin oluşması için uzun yıllar gerekiyor. Önümüzdeki en zorlu ve düşünülmesi gereken süreç bu.”
ORTAK AKIL, HEYECAN VE EMEKLE BUNU BAŞARABİLİRİZ
Ortak akılla birlikte fidan seferberliğinin başlaması gerektiğini ifade eden Çiftçi “Her taraftan meslektaşlarım, dostlarım arıyor. Yıllarımı Ziraat Mühendisi olarak geçirdiğim için soruyorlar. Evet bunlara destek olacağız. Bir ortak akılla ne yapılacağına karar verilmesi gerekiyor. Orman Mühendisleri, vakıflarımızın, yerel yönetimlerin ve gönüllü yurttaşlarımızla birlikte karar verilmesi gerekiyor. Herkesin bağışlarla fidan desteği vermesi yine yol, yöntem konusunda da bir ortak akıl, ortak heyecana ihtiyaç var. Bu ortak heyecan, ortak akıl ve ortak emekle bunu başarabiliriz”
VATANDAŞLAR BİLİNÇLENDİRİLMELİ
Orman yangınlarının bir kader olmadığını ve kendiliğinden çıkmadığını dile getiren Çiftçi “ Yangınlar, insan hatası sonucu veya sabotajlar sonucu çıkıyor. Bunlardan bazıları tespit edilebiliyor. Yönetimlerin bu konuda iyi olması gerekiyor ve yurttaşlarımızın bilinçlendirilmesini hedeflenmeli. Örneğin piknik konusu çok sıkıntılı bir mesele çevremize dikkat etmemiz gerekiyor. Bir sigara, cam kırığıyla oradaki bir yangının başlayabileceğini yurttaşlarımızın bilmesi gerekiyor. Biz oradan gittiğimizde geride bıraktığımız çöpleri oralarda bırakmamız gerekiyor. Ormanı sağlıklı ve iyi kullanılması vatadanşlarımız tarafından bilinmeli.”
ORMANLAR KÖYLÜLERE EMANET EDİLMELİ
Orman köylüsünü ormanlardan uzaklaştırarak yanlışların düzelmeyeceğini ve ormanlara en doğru şekilde sahip çıkacak kişilerin köylüler olduğunu söyleyen Çiftçi “Köylüler orada yaşadığı müddetçe onlardan daha iyi kimse ormanlara sahip çıkamaz. O nedenle bu ormanların denetiminde oradaki haklarının sağlanmasında ve yararlanma konusunda orman köylüleriyle birlikte hareket edilmesi gerekiyor. Ormanlarımızın köylülere emanet edilmesi gerekiyor. Bununla birlikte yangınların çıkması önüne geçilecektir” ifadelerini kullandı.
İHMALLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ
Daha önce yaşanan bazı orman yangınlarında gördüğümüz gibi İzmir'de de ihmaller zinciriyle karşı karşıya kaldıklarını açıklayan Çiftçi “ Hızlı bir rüzgar vardı fakat daha hızlı söndürülemez miydi? Evet tabii bu süreçte emek veren tüm orman işçilerine, yerel yönetimlerin itfaiye ekiplerine, gönüllü katılan yurttaşlara çok teşekkür etmek gerekiyor. Kısıtlı imkanlarla çok büyük mücadele verdiler. Koordinasyon eksikliklerini gözardı etmemek gerekiyor. Eğer gözardı edersek bunların tekrarlanmasına zemin hazırlamış oluruz. Yine binlerce hektarımız gider ve biz arkasından gözyaşı döküp kampanya yapmaya devam ederiz” dedi.
ÖNEMLİ OLAN KAMPANYA DEĞİL ORMANLARI YAŞATMAK
Kampanya yapmanın dışında asıl önemli olanın ormanları yaşatmak olduğunu ifade eden Çiftçi “Diktiğimiz ağaçların kaç yıl sonra orman olacak o ekosistem bir daha orada florası, faunası kısacası bitki örtüsüyle, hayvanıyla ne zaman bir orman ekosistemi haline gelecek. Bunlar hiç kolay değil yıllar geçmesi gerekiyor.”