GÜLPERİ TİBİN/ EGE’YE BAKIŞ – Milletvekili seçimlerinde Meclis çoğunluğunun kaybedilmesi ve Recep Tayyip Erdoğan’ın 3’üncü defa cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından CHP’de değişim için sesler yükselmeye başladı. Partide Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesini isteyenler ve yapılacak olan değişimin Kılıçdaroğlu önderliğinde gerçekleşmesini isteyen taraflar oluştu. Ayrıca kamuoyunda da Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlık görevinden istifa edip etmeme durumu tartışma konusu haline geldi.
Partide yaşanacak değişimle ilgili konuşan CHP İzmir İl Eski Sekreteri Merih Şan, yapılacak olan değişimin ideolojik bir değişim olması gerektiğini söyledi.
TEMEL MESELE İDEOLOJİK DEĞİŞİM
Şan, CHP’nin, herhangi bir ittifak kurmadığı sürece yalnızca, İzmir, Antalya, Mersin gibi yerlerin belediye başkanlıklarını alabildiğini ve artık buna tahammülün kalmadığını söyledi. Bu durumda temel meselenin partinin kuruluş ideolojisine dönmesi olduğunu belirten Şan, “CHP’nin kuruluş ayarlarına dönmeye ihtiyacı var. Şu anda Kemal Bey’in yerine kendisini bir şekilde genel başkanlığa aday koyanların söylediği tek şey değişimdir. Şimdi değişim elbette güzel bir şey de değişimden kasıt ne onu açmamız lazım.” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun, partiyi neoliberal politikalara teslim ettiğini söyleyen Şan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kasıt Kemal Bey’in yerine İmamaoğlu’nun gelmesi mi yoksa CHP’nin terk edilmiş politikalarına, yani altı ok ideolojisine, Mustafa Kemal Atatürk’ün ideolojisine dönmek mi? Burada değişimi açmak lazım. Esas mesele bu değişimin yeniden CHP’nin fabrika ayarlarına dönmesinde. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu, partiyi neoliberal politikalara teslim etti. Lider değişiminden çok partinin kendi ideolojisine dönmesine ihtiyacımız var. Değişim bu anlamda doğru.”
DEĞİŞİM İÇİN ABİ MODELİ
Parti içindeki ideolojik değişimin partinin büyükleri tarafından sağlanabileceğini söyleyen Şan, konuşmasına şu ifadeleri ekledi:
“CHP’nin içinde geçişte bunu yapabilecek, bu partide idarecilik yapmış, üst düzey bir sürü arkadaş var, ileri yaşlarda abilerimiz var. Bunlar CHP’nin ideolojisine sonuna kadar sadık insanlar. Bu insanlarla biz tekrar CHP’nin kuruluş ideolojisine dönebiliriz. Buradaki değişimden adam değişimini anlıyorsak, ‘ideolojik değişim yok, adam değişikliği olacak’ diyorsak sıkıntı büyük demektir. Çünkü adam değişikliği hiçbir şey getirmez. Bize bugüne kadarki politikaların yanlışlığını ortaya koyacak bir ‘abi’ lazım. Yani bir ‘abi formülü’. İki ya da üç sene, bir sonraki kurultaya kadar idare edecek bir abi. Bu arada parti fabrika ayarlarına dönmeli. Asıl mesele bu. Şimdi bu sıkıntıyı çözmediğimiz sürece yani Kemal Kılıçdaroğlu gitmiş yerine Ekrem İmamoğlu gelmiş, Özgür Özel gelmiş ya da bir başkası gelmiş. Hiçbir şey ifade etmeyecektir. Değişim esas ama değişim ideolojik yönde olmalı. Temel sorun, tartışılması gereken bu. Bu süreçte de önümüzdeki kurultayda bir abi seçilip, bir kurultay süresince yeni bir kurultaya gidene kadar; partinin içinden bu fabrika ayarlarına dönmesine müsaade edilmeli. Ondan sonra daha farklı isimler veya şu anki isimlerden herhangi birisi olabilir.”
“ ‘DERSİM’DE SOYKIRIM OLMUŞ’ DİYENLERE İHTİYAÇ YOK”
Partinin kendi içinde yeniden demokrasiyi sağlaması gerektiğini de belirten Şan, sözlerini tamamlarken şu ifadeleri kullandı:
“Ama partinin kendi içinde yeniden parti içi demokrasiye, ön seçime sadık kalmasına ve partinin ideolojik olarak kaybettiği kurucu değerlerine geri dönmesine ihtiyaç var. Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal gibi ‘Dersim’de soykırım olmuş.’ diyenlere ihtiyaç yok. Yerine tam aksine Kurtuluş Savaşı ideolojisi ve altı ok ideolojisine sahip çıkanlara ihtiyaç var. Bu anlamda da şiddetli bir şekilde fabrika ayarlarına dönmek zorundayız.”
Partide yaşanacak değişimle ilgili konuşan CHP İzmir İl Eski Sekreteri Merih Şan, yapılacak olan değişimin ideolojik bir değişim olması gerektiğini söyledi.
TEMEL MESELE İDEOLOJİK DEĞİŞİM
Şan, CHP’nin, herhangi bir ittifak kurmadığı sürece yalnızca, İzmir, Antalya, Mersin gibi yerlerin belediye başkanlıklarını alabildiğini ve artık buna tahammülün kalmadığını söyledi. Bu durumda temel meselenin partinin kuruluş ideolojisine dönmesi olduğunu belirten Şan, “CHP’nin kuruluş ayarlarına dönmeye ihtiyacı var. Şu anda Kemal Bey’in yerine kendisini bir şekilde genel başkanlığa aday koyanların söylediği tek şey değişimdir. Şimdi değişim elbette güzel bir şey de değişimden kasıt ne onu açmamız lazım.” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun, partiyi neoliberal politikalara teslim ettiğini söyleyen Şan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kasıt Kemal Bey’in yerine İmamaoğlu’nun gelmesi mi yoksa CHP’nin terk edilmiş politikalarına, yani altı ok ideolojisine, Mustafa Kemal Atatürk’ün ideolojisine dönmek mi? Burada değişimi açmak lazım. Esas mesele bu değişimin yeniden CHP’nin fabrika ayarlarına dönmesinde. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu, partiyi neoliberal politikalara teslim etti. Lider değişiminden çok partinin kendi ideolojisine dönmesine ihtiyacımız var. Değişim bu anlamda doğru.”
DEĞİŞİM İÇİN ABİ MODELİ
Parti içindeki ideolojik değişimin partinin büyükleri tarafından sağlanabileceğini söyleyen Şan, konuşmasına şu ifadeleri ekledi:
“CHP’nin içinde geçişte bunu yapabilecek, bu partide idarecilik yapmış, üst düzey bir sürü arkadaş var, ileri yaşlarda abilerimiz var. Bunlar CHP’nin ideolojisine sonuna kadar sadık insanlar. Bu insanlarla biz tekrar CHP’nin kuruluş ideolojisine dönebiliriz. Buradaki değişimden adam değişimini anlıyorsak, ‘ideolojik değişim yok, adam değişikliği olacak’ diyorsak sıkıntı büyük demektir. Çünkü adam değişikliği hiçbir şey getirmez. Bize bugüne kadarki politikaların yanlışlığını ortaya koyacak bir ‘abi’ lazım. Yani bir ‘abi formülü’. İki ya da üç sene, bir sonraki kurultaya kadar idare edecek bir abi. Bu arada parti fabrika ayarlarına dönmeli. Asıl mesele bu. Şimdi bu sıkıntıyı çözmediğimiz sürece yani Kemal Kılıçdaroğlu gitmiş yerine Ekrem İmamoğlu gelmiş, Özgür Özel gelmiş ya da bir başkası gelmiş. Hiçbir şey ifade etmeyecektir. Değişim esas ama değişim ideolojik yönde olmalı. Temel sorun, tartışılması gereken bu. Bu süreçte de önümüzdeki kurultayda bir abi seçilip, bir kurultay süresince yeni bir kurultaya gidene kadar; partinin içinden bu fabrika ayarlarına dönmesine müsaade edilmeli. Ondan sonra daha farklı isimler veya şu anki isimlerden herhangi birisi olabilir.”
“ ‘DERSİM’DE SOYKIRIM OLMUŞ’ DİYENLERE İHTİYAÇ YOK”
Partinin kendi içinde yeniden demokrasiyi sağlaması gerektiğini de belirten Şan, sözlerini tamamlarken şu ifadeleri kullandı:
“Ama partinin kendi içinde yeniden parti içi demokrasiye, ön seçime sadık kalmasına ve partinin ideolojik olarak kaybettiği kurucu değerlerine geri dönmesine ihtiyaç var. Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal gibi ‘Dersim’de soykırım olmuş.’ diyenlere ihtiyaç yok. Yerine tam aksine Kurtuluş Savaşı ideolojisi ve altı ok ideolojisine sahip çıkanlara ihtiyaç var. Bu anlamda da şiddetli bir şekilde fabrika ayarlarına dönmek zorundayız.”