EGE'YE BAKIŞ/PELİN ENGİN- Terör örgütü PKK, topladığı kongrenin ardından bugün kendini feshetme ve silah bırakma kararı aldı. Ege’ye Bakış Gazetesi’ne konuşan Zafer Partisi İzmir İl Başkanı Naşit Birgüvi PKK’nın kendini feshetmesini ve süreç hakkında konuştu.
“PKK’NIN SİLAH BIRAKMASININ BİR HÜKMÜ YOK”
Terör örgütü PKK’nın silah bırakmasının inandırıcı olmadığını vurgulayan Birgüvi, “PKK’nın kendini feshetmesinin çok büyük önemi yok. PKK’nın kendini feshetmesi bir tiyatro. Çünkü PKK istediği kadar kendini feshetsin, bunların çatı örgütü olan KCK’nın kendini feshetmemiş olması PKK terör örgütünün varlığının devam ettiğinin en büyük işaretidir. Ne PKK’nın kendini feshetmesi ne de silah bırakmaları bizim için inandırıcı değil. Türk milletini resmen kandırıyorlar. KCK kesin olarak silah bırakmıyor bu sebeple de PKK’nın silah bırakmasının hiçbir hükmü yok” diye konuştu.
“TÜRKLÜĞÜ ANAYASADAN ÇIKARACAKLAR”
Birgüvi, sürecin ilerleyen zamanlarında neler olacağıyla ilgili konuştu:
“Bu süreç kesin olarak Türk milletini aldatmaktır. PKK’nın silah bırakması tamamen bir safsatadır. Şimdi diyecekler ki ‘Biz terör örgütüyle hiçbir pazarlık yapmadık.’ Pazarlık yapmadılarsa Pervin Buldan’ın çıkıp meydanlarda her birinin beşer, onar Türk vatandaşının katili olan teröristlerin isimlerini sayarak, ‘Onlarla siyaset yapacağız’ diyor. Bunun adı genel af demektir. Genel afla önce umut hakkı çerçevesinde terörist başı Öcalan’ın serbest bırakılacak. İmralı’da Öcalan’a villa yaptırıldı. Öcalan’a orada bütün imkanlar tanınacak ve orası onun yavru sarayı haline getirilecek. Buna paralel Buldan’ın isimlerini saymadığı yaklaşık 4500 tane ağır mahkum PKK’lıya af getirilecek. Bununla birlikte IŞİD’çiler ve FETÖ’cüler de genel af kapsamında, aftan faydalanacaklar. Kadın katilleri, çocuk istismarcıları ve uyuşturucu satıcıları da bu aftan faydalanacak. Bunun ötesinde bir anayasa değişikliğine gidecekler. Anayasa değişikliğinde Türklüğü anayasadan çıkaracaklar. Anayasa değişikliği taleplerinin içeriğinde hem genel af var hem özerklik talebi var.”
“TÜRKİYE’YE YENİ BİR SEVR ANTLAŞMASI’NI KABUL ETTİRME NOKTASINDALAR”
Türkiye’nin, bir Kürt devletinin üçüncü ayağı yapılmaya çalışıldığına dikkat çeken Birgüvi, “PKK’nın Suriye’de toplanan kongresinde özerklik talebi gündeme getirildi ama yandaş medya bunu hiç dillendirmedi. Irak’ta toplanan kongrelerinde ise silah bırakma gündeme geldi. Silah bırakıyorlar da kime silah bırakıyorlar? Silahları teslim alan kim? İktidar şu an karşımızda bir terör örgütü değil de bir devlet varmış da anlaşma yapılıyormuş gibi davranıyorlar. Türkiye’ye yeni bir Sevr Antlaşması’nı kabul ettirme noktasındalar. Birinci Kürt devletinin ayağı Irak’ta, ikinci ayağı Suriye’de oluşturuldu. Üçüncü ve dördüncü ayağının da Türkiye ve İran’da oluşturulmak istendiğini sokaktaki 7 yaşındaki çocuk bile biliyor. Önümüzdeki günlerde bunların terör örgütleriyle, kapalı kapılar arkasında yaptıkları gizli pazarlıklar deşifre olacak. Deşifre olunca bunu milletimiz görecek. Biz Zafer Partisi olarak bu açılım sürecine kesinlikle karşıyız. Bu açılım sürecinin Türkiye için yeni bir Sevr Antlaşması niteliğinde olduğunu ve bu durumu Türk milletinin kabul edebilecek bir seviyede olmadığını çok iyi biliyoruz. ‘Biz bu işi kan dökülmesin diye yapıyoruz’ safsatalarına bu millet inanmayacaktır. Bu işin nihayete ermesi mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
“ULUS KİMLİĞİMİZİN ORTADAN KALDIRILMASINA YÖNELİK PLANLANMIŞ BİR SÜREÇ”
Birgüvi , iktidarın kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini belirterek, Başkanlık döneminin uzaması ve anayasa değişikliğine gittikleri yolda, Cumhurbaşkanı bir daha aday olabilsin diye anayasa yeniden düzenlenecek. Bunun olabilmesi için DEM Parti’nin desteğine ihtiyacı var. Türkiye borç batağındayken ve kredi bulamazken, Türkiye’nin ulus kimliğini pazarlama adına yapılan bu anlaşmalar Türkiye’nin geleceğini karartacak olması onların hiç umurunda değil. Yeter ki kendi ikballerinde hedeflerine varabilsinler. Devlet Bahçeli’nin Öcalan için ‘Gelsin mecliste konuşsun’ sözü sıradan bir söz değildi, bunların hepsi planlanmış. Bunlar emperyal başkentlerde Türkiye’yi bölmek adına planlanıyor. Türkiye’den kazandığı haklar geri alınmak isteniyor. Bu süreç sıradan bir süreç değil. Ulus kimliğimizin ortadan kaldırılmasına yönelik planlanmış bir süreç” açıklamasını yaptı.
“TEK YAPTIKLARI MİLLETİ KANDIRMAK!”
“Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ‘100’ün altında terörist kaldı, kalanların da ayak numaralarına kadar biliyoruz’ diyordu. Bu açıdan bakıldığında o zaman bugün ortada devlet olarak müzakere edilebilecek bir terör örgütü olmaması gerekiyordu. Kiminle yapılıyor bu pazarlık? PKK’nın silah bıraktığı söyleniyor ama KCK terör örgütü hala var. Türkiye’den giden teröristlerin hepsi YPG ve PYD’ye katıldılar. Bunlar zaten Amerika’nın ve Yahudilerin taşeronu. İstedikleri gibi operasyon yapıyorlar. Bu işin kalıcılığı söz konusu değil.”
“ÜMİT ÖZDAĞ’IN İDDİANAMESİNİN ALTI BOŞ”
Ümit Özdağ’ın tutukluluğunun siyasi bir operasyon olduğunu söyleyen Birgüvi, “Ümit Özdağ’ın iddianamesindeki iddiaların altı tamamen boş. Yasalara dayalı olarak işlemiş olduğu bir suç yok. Yandaşlar ve ana muhalefet ‘Kürtlere devlet vereceğiz’ deme noktasına gelmişken sadece Zafer Partisi’nin karşı tavır koymuş olması, milli üniter devlet yapısının, ulus devlet kimliğinin yaşamasından yana bir tavır sergilemiş olmasından kaynaklı genel başkanımız Ümit Özdağ 111 gündür tutuklu. ‘Biz süreci baltalaycağız’ dediği için tutuklu. Biz süreci baltalamaktan geri kalmak istemiyoruz, elimizden ne geliyorsa Zafer Partisi olarak yapıyoruz. Ümit Özdağ her halükarda içeriden çıkacak. En kısa zamanda Zafer Partisi’nin başında görevine dönmesini istiyoruz” dedi.
“YAŞANAN SALDIRI TAMAMEN BİR PROVOKASYON”
3 Mayıs Türkçülük Günü’nde Zafer Partisi olarak gerçekleştirdikleri yürüyüş sırasında ülkücü bir grubun saldırısına uğramaları hakkında konuşan Birgüvi, “Kardeş kanı dökülmesini isteyenlerin olduğunu bilerek bu olaya bakıyoruz. Biz bu saldırıyı, Türkiye’yi bölmek isteyenlerin bir provokasyonu olarak görmekteyiz. Saldırı tamamen bir provokasyonun parçası fakat bu saldırılar Zafer Partisi’ni durduramayacak” dedi.
“BU AİLE İÇİ BİR MESELEDİR”
Yaşanan saldırının ardından Zafer Partisi İzmir Gençlik Kolları’nın istifa etmesi hakkında olayın yanlış yansıtıldığını belirterek, “Gençlik Kolları Başkanı ve 5 kişiden oluşan divan istifa etti. Bizde zaman zaman devir teslimler yapılır. Bu bir bayrak yarışıdır. Oradaki arkadaşlarımıza da görev değişimi tebliğ edilmiş olmasına rağmen sosyal medya hesabını teslim etmeyerek bunu provoke etmişlerdir. Bu aile içi bir meseledir” diye konuştu.